Bebek’te 1996 yılından beri sanat aktifliklerine devam eden Meskenin Sanat Galerisi 2 Mart – 9 Nisan günleri ortasında ressam Nuri İyem (1915 – 2005) ve seramik sanatkarı Nasip İyem (1921 – 2011)’in yapıtlarının yanı sıra Rahmi Aksungur, Cansen Ercan, Temür Köran, Ahmet Elhan, Hakan Gürsoytrak, Orhan Cem Çetin, Murat Germen, Zulal, Emin Turan, Setenay Alpsoy’un son çalışmalarının olduğu “25. Yılında Meskenin Sanat Galerisi” isimli karma sergiyi açıyor. Galerinin çeyrek asırlık tarihine dair evrak ve fotoğraflar da stantta yer alacak.
İyemlerin gelini Meskenin ve oğlu Ümit İyem tarafından kurulan galeri, bugüne dek 200’ü aşkın stant düzenledi. 50’ye yakın sanatkarın stantlarına konut sahipliği yapıyor.
Nuri İyem ödül heykeline de imzasını atan heykel sanatının usta ismi Rahmi Aksungur, “Daha öğrencilik yıllarımda hocam Sadi Çalık’ın yakın dostu olarak Nuri İyem’i tanıdım. Türkiye’nin özelliklerini görebileceğimiz, son derece rafine çalışmaları olan özgün bir sanatçı. Onun mirası olan bir galerinin sanatkarı olmanın farklı bir manası var” diyor.
STANT AÇMANIN HEYECANI
Galeri sanatkarlarından Setenay Alpsoy galerinin sanat hayatlarındaki yerini ve pandemi günlerinin stant açmanın heyecanını şöyle lisana getiriyor; “Henüz Akademi’de öğrenciyken, o vakitler Bebek kıyısına daha yakın (yanılmıyorsam Manolya Sokak’taki) birinci yerinde Ümit ve Konutun İyem çiftinin galerisindeki stantları sıklıkla ziyaret ederdim. Neşet Günal – Sevinç Erdok ekolünde sanat eğitimi alan “3 Numaralı” atölye arkadaşlarımla, Türk fotoğrafının figüratif yüklü stantlarına mesken sahipliği yapan Konutun Sanat galerisindeki açılışları hıncahınç doldururduk.
Yedi şahsî sergimden altı adedine Meskenin Sanat Galerisi mesken sahipliği yaptı.
Alpsoy pandemi sürecini sorduğumuzda ise “Bu stant için 2021 tarihli en taze işimi, şimdi boyası kurumadan teslim ettim. Pandemi ortasında son şahsî standımı, 2020 yılının son çeyreğinde, pandeminin ortasında tekrar burada açmıştım. Kısıtlamaların nispeten hafiflediği ve stantlara ziyaretçilerin kabul edildiği bir periyoda denk geldiği için şanslı olduğumu düşünüyorum. Pandemi, kısıtlamalar, kapatmalar toplumun tamamını – bilhassa ekonomik manada – olumsuz etkilerken; sanatkarlar ve sanat işçileri / çalışanları için durumun daha da zorlayıcı olduğunu söylemek gerekiyor.
Emin Turan ise “Akademi yıllarımda öğrenciyken, büyük bir heyecanla Konutun Sanat Galerisi’nde açılan stantları takip ederdim. 2005 yılından beri de Konutun Sanat Galerisi sanatkarlarından biri olmanın ayrıcalığını yaşıyorum. Günümüzde pek az kurumun tersine Meskenin Sanat Galerisi beşere öncelik veren yaklaşımıyla, tüketim toplumu kültürünün yarattığı bedel sorunsalına epey güçlü karşı yanıtlar veren bir sanat alanı olmaya devam ediyor. Sevgili Konutun Hanım’ın bahçesinde koşturan bir kız çocuğu telaşında ve mutluluğunda çıktığı merdivenleri, bugün bizler Konutun Sanat Galerisi ailesi olarak birebir heyecanla adımlamayı sürdürüyoruz. Bu adımlar metaforuna ‘kültüre dönüşen adımlar’ demeyi uygun buluyorum. Kaç 25 yıllara…” diyerek pek çok kurumun tersine hem sanatçı hem de sanatseverlerin itimat duyduğu bir galeri olduğunun altını çiziyor.
Cumhuriyet
