Atık nedir?
Atık ile çöp, günlük lisanda birbirine karıştırılıyor aslında. Ortadaki farkı şöyle açıklayabiliriz: Atık, bir hammaddedir. Geri dönüştürülebilen, güç olarak geri kazanılabilen, kompost yapılabilen, bilhassa de ekonomik bedeli olan şeylere atık denir. Geri kalanı ise çöptür.
Türkiye’de atık sorunu nasıl çözülüyor?
Sıfır atık nedir?
Tanımsal olarak şu biçimde geçiyor: “İsrafın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılmasını, atık oluşum sebeplerinin gözden geçirilerek atık oluşumunun engellenmesi yahut minimize edilmesi, atığın oluşması durumunda ise kaynağında farklı toplanması ve geri kazanımının sağlanmasını kapsayan atık idare ideolojisi olarak tanımlanan bir hedeftir”. Tarifteki sıfır sözü gereği, ulaşılmaz bir gaye üzere görünse de aslında beklenti olağan ki sıfır değil, kıymetli olan elimizden gelenin en iyisini yapmak.
Bireyler ne yapabilir?
Devlet ne yapabilir?
Düzgün şeyler de oluyor. “Sıfır Atık” yönetmeliğinin çıkmasıyla biraz da olsa yol kat ettiğimizi söyleyebiliriz. Şu anda 49 bin kurum ve kuruluş binasında sıfır atık sistemi kurulmuş durumda, 2022 sonunda tüm belediyelerin sıfır atık sistemine geçmesi bekleniyor. Ayrıyeten 2020’nin sonunda, Etraf Ajansı ve öbür değişikliklerle ilgili kanun teklifi Meclis’ten geçti. Yani, artık bir Etraf Ajansımız olacak. Ajans, kontrole Ocak 2022’de başlayacak, depozito-iade sistemi ile yıllık bir milyon tondan fazla ek atık önlenecek.
‘BİR YERDEN BAŞLAMALIYIZ’
“Sıfır Atık” sistemi tam olarak uygulandığında dünyaya ve Türkiye’ye nasıl bir tesiri olabilir?
İklim krizi artık kapımızda. “Sıfır Atık” sistemi dışında, karbon emisyonlarını azaltmak için elimizden gelenin fazlasını bir an evvel yapmalıyız. Sahiden bangır bangır bağırmamız, elimizi taşın altına koymamız gerekirken bu suskunluk insanlık için iyi olmayacak. Çok geç olmadan, hepimizin bir yerden başlaması gerekiyor.
Cumhuriyet
