Bayan Cinayetlerini Durduracağız Platformu tarafından 81 vilayet ve İstanbul’un 39 ilçesinde Dünya Bayanlar Günü için davet yapıldı.
Yapılan davette, ”5 Mart’ta Beşiktaş’ta buluşuyoruz. Meydanlarda buluşmadan evvel 81 vilayette, İstanbul’un 39 ilçesinde, tüm üniversitelerde Rektörü seçmek isteyen gençlerle, Kendi hayatını seçmek isteyen bayanlarla, Ayrımcılığa karşı gayret veren LGBTİQ+’larla, İş yerlerinde sömürüye karşı gayret eden emekçi bayanlarla birlikte gayretimizi büyüteceğiz. Tüm bayanları da bu süreçte üye olmaya, vazife almaya, çabamızı büyütmeye davet ediyoruz. Biz gayret edersek eşit ve özgür bir hayatı kazanacağız” tabirleri kullanıldı.
Davet metninin tamamı şöyle:
”Kadın cinayetlerini durdurmak için yıllardır verdiğimiz gayretle artık mahkemeler şiddeti yasallaştıran indirimleri kolay kolay uygulayamıyor. Bakanlıklar bayan cinayetlerini gündeme getirmek, aksiyon planı açıklamak zorunda kalıyor. Lakin faal soruşturma ve kovuşturma yapılmadığı için, İstanbul Mukavelesi uygulanmadığı için katiller bayan cinayetlerinin üstünü kapatabileceğini düşünüyor. Kuşkulu bayan vefatlarında gerçek açığa çıkarılmıyor.
Yalnızca biz çaba ettiğimizde soruşturma ve kovuşturma süreçleri ilerliyor. Pınar Gültekin’in katili yakalanacağını düşünmediğini, Aylin Sözer’in katili kanıtları karartmak için yaktığını söyledi. Katil itiraf etmeden İstek Aygün’ün cansız vücudu 42 gün boyunca bulunamadı. Aleyna Çakır’ın soruşturmasında Ümitcan Uygun hakkında kuşkulu sıfatıyla aylarca süreç yapılmadı. 11 yıl süren davada Aslı Baş’ın vefat sebebi açıklanmadan sanıklara kanıt yetersizliğinden beraat kararı verildi. İstanbul Kontratı uygulanırsa, soruşturma süreçleri faal işletilirse, katiller cinayeti saklayabileceklerini akıllarından dahi geçiremezler. İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamak, tüm gerçekleri açığa çıkarmak, öldürülen bayanları hayatta tutabilmek mümkün.
Kamu gücünü elinde bulunduranlar bayanları korumak, kuşkulu bayan vefatlarını açığa çıkartmak için hiçbir irade göstermediler. Fakat kayyım rektör istemedikleri için çaba eden gençlerin karşısında polisiyle, mahkemesiyle, bakanlarıyla seferber oldular. Kayyım rektöre karşı uğraş edenler tutuklandı, uğraşları bastırılmaya çalışıldı. Nasıl ki bayanlar kendi hayatında seçim yapmak için uğraş ediyorsa; gençler de üniversitelerde pes etmeden kayyım değil seçim gayreti veriyor.
Bu nedenle gençlerin kayyıma karşı, LGBTİQ+’ların ayrımcılığa karşı, çalışanların sömürüye karşı verdiği çaba bayanların eşit ve özgür yaşamak için patriyarkaya karşı verdiği çabayla bütündür. Bayan cinayetlerini kuşkulu bırakmayacağız, İstanbul Sözleşmesi’ni uygulayacağız. Topyekün gayret edecek, eşitliği ve özgürlüğü kazanacağız.”
Cumhuriyet
