Ramazan’da sadece ‘paket servis’ verme şartı, yeme-içme sektöründe büyük kaygı yarattı
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, salgın kapsamında yüksek riskli vilayetlerde hafta sonu sokağa çıkma yasaklarına cumartesi gününün tekrar eklendiğini ve Ramazan ayı boyunca yeme-içme kesimindeki bütün yerlerin sırf paket servis hizmeti verebileceğini açıklaması bu bölümün temsilcilerinin reaksiyonlarına neden oldu.
Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) İdare Konseyi Lideri Ramazan Bingöl, Ramazan ayında uygulanacak yasakların bölüme kestirimi maliyetinin 20 milyar TL’yi bulacağını vurgulayarak “Ramazan ayı bizim yıllık çıkarımızın büyük bir kısmını oluşturuyor. Bütün yıl berbat geçse bile Ramazan ayında büyük bir toparlanma yaşanırdı fakat artık yaşanamayacak” dedi.
Hatırlanacağı üzere kesim, salgın kapsamındaki 7 ay süren birinci kapanma periyodunda 33 milyar TL kayba uğramıştı.
Yaşadıkları problemlerin tahlili için faizsiz kredi taleplerinin olduğunu hatırlatan Bingöl, kısa çalışma ödeneğinin de sona ermesi ile birlikte istihdam kayıplarının önüne geçilebilmesi için bölüme özel yeni takviyeler verilmesinin kural olduğunu belirtti ve şöyle devam etti: “SSK primlerinin alınmaması ve KDV’nin düşürülmesi de bizim taleplerimiz ortasındaydı. Bu taleplerimizin dikkate alınmış olması bizi sevindirdi, artık faizsiz kredi dayanağının de çalışmalarını yürütüyoruz.” Beyoğlu Esnaf Dayanışması ismine konuşan Zorbey Çelik ise yasaklar periyot devir gevşetilse de bar, taverna, diskotek ruhsatları olan yerlerin bir yıldır hiç açılmadığını belirtti ve kira dayanağı de dahil birçok takviyenin alkollü yer sahiplerine verilmediğini lisana getirdi.
‘BİZE AMBARGO VAR’
Kira dayanağının şartları ortasında Esnaf ve Zanaatkarlar Odası’na kayıtlı olma kuralı olduğuna atıf yapan Çelik, İstanbul Ticaret Odası’na kayıtlı olan birçok esnafın kira dayanağından faydalanamadığını lisana getirdi ve şu noktalara dikkati çekti: “Kira dayanağı alsak da bir işe yaramazdı aslında lakin onu bile alamadık. Bunun yanında her yıl ödediğimiz alkol ruhsatı vergisini, bu yıl hiç kullanmamamıza karşın, yeniden ödemek zorundayız. Üstelik de artırımlı olarak ödeyeceğiz. Geçen yıl 1800 TL’ye aldığımız TAPDK ruhsatını bir yıl boyunca hiç kullanamadığımız halde bu yıl 2400 TL’ye yenilemek zorundayız. Ayrıyeten esnafımız konuşmaya bile korkuyor, gazetelere röportaj veren insanların ruhsatlarını iptal ediyorlar, yerlerini taciz ediyorlar. Burada ismi koyulmamış bir ambargo var.”
İFLASA SÜRÜKLENDİ
Türkiye’deki KOBİ’lerin durumu İngiliz Financial Times gazetesinde de tartışılıyor. Bu gazetede yer alan habere nazaran, Türkiye’de sayıları 3.2 milyona ulaşan KOBİ’lerin toplamda 107 milyar dolar borcu var ve bu işletmelerin birçoğu borçlarını ödeyemeyerek iflasa sürüklendi.
Gazete ayrıyeten, resmi kayıtlara nazaran 2020’de 120 bin esnafın iflas müracaatında bulunduğunu, çok daha fazlasının ödeme gücü olmadığı için tüzel süreci başlatamasa da dükkânını kapattığını aktardı.
Cumhuriyet
