CHP Küme Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Engin Altay, TBMM Genel Konseyi’nde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanlığı’na 3 adet “Mercedes” marka araç alınmasını ve dün Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Libya’ya 150 biz doz aşı hibe edilmesini eleştirdi.
Erdoğan’ın 12 Mart 2021 tarihindeki İktisat Islahat Paketi’ni açıklaması sırasında, “İsrafa muhakkak tahammülümüz olmadığı için kamu yönetimlerinde tasarruf anlayışını yaygınlaştıracak kıymetli düzenlemeleri hayata geçiriyoruz. Kamuda taşıt alımı ve kiralanması, temsil ve ağırlama üzere harcama alanlarına sınırlamalar getiriyoruz” dediğini aktaran Altay, “Baktığınız vakit ‘Ne güzel’ diyesi geliyor insanın. Ne vakit söylemiş? 12 Mart 2021’de. Ortadan 18 gün geçmiş, 30 Mart 2021’de Cumhurbaşkanlığı 3 adet Mercedes S600 Guard almış. E, daha on sekiz gün evvel ‘Kamuda taşıt alımı ve kiralamada israf var.’ diyor Sayın Cumhurbaşkanı. Bir ton Mercedes var. Vahim bir tablo var. 3 tane Mercedes S600 Guard’ın maliyeti ne kadar, biliyor musunuz? Bu devlete, bu millete, bu mübarek ramazanın birinci gününde bunu söylemekten ben eziliyorum, utanıyorum” kelamlarıyla eleştirdi.
“BU AYIPTIR, ALLAH’TAN KORKMAMAKTIR, KUL HAKKI YEMEKTİR”
Altay, 3 aracın maliyetini şöyle açıkladı:
“3 tane otomobilin aziz milletimize, beytülmale maliyetini okuyorum tane tane: 52 milyon 188 bin 265 lira 92 kuruş. Bunların her bir tanesi 474 bin 950 avroya alındı. Otomobil çok lüks olduğu için buna yüzde 220 ÖTV ve yüzde 18 KDV’yi eklediğimiz vakit bu otomobillerin 1 adedinin maliyeti 1 milyon 793 bin 411 avroya geliyor. Benden sonra konuşacak olan AK Parti Küme Başkanvekili, istek ederim ki ‘Cumhurbaşkanımızı yanıltmışlar, bürokratlar Cumhurbaşkanımızı kandırmış, bu türlü bir lükse Cumhurbaşkanımızın da tahammülü yok ve bu otomobilleri tekrar satıyoruz.’ diyebilse; der mi bilmem. Lakin ben şunu deme hakkını kendimde görüyorum. Millete soğan, patates, saraya Mercedes; olmaz olsun. Ben buna itiraz etmeyeceksem burada milletvekili olarak oturmamın hiçbir manası olamaz. CHP’nin tekraren yaptığı ikazlardan sonra, çiftinin elinde kalan patatesi, soğanı Toprak Mahsulleri Ofisi alacak, onu da natürel çok ucuza alacak, vatandaşa dağıtacak, aç kalmış vatandaşa dağıtacak; bu, iyi. Fakat bu yapılırken 3 Mercedes’e alınıyor. Ancak bu, ayıptır; bu, Allah’tan korkmamaktır; bu, kul hakkı yemektir, bu, mübarek ayın içinde bulunduğu iklime uymaz, bundan sarayın derhal vazgeçmesi lazım.”
CAKA İÇİN LİBYA’YA AŞI UCUBELİK
Türkiye’nin Libya ile tarihî bağlarının ve dostluğunun bulunduğunu tabir eden Altay, Türkiye’deki artan olay sayında Avrupa’da birinci ülke haline geldiğinin altını çizerek, “Şu anda Türkiye’de biz hadise sayısında Avrupa birincisiyken, bütün milletvekillerine seçim bölgelerinden ağır bakım yatak için, torpil yapması için telefonlar gelirken, hastanelerde yatak, yer kalmamışken, 1 aşı bile çok kıymetliyken Libya’ya 150 bin doz aşı göndermeyi abesle iştigal sayarım. Sultan Ahmet’te dilenip Ayasofya’da sadaka dağıtmak sayarım, ayranı yok içmeye atla masraf çeşmeye derim. Erdoğan dünyaya caka satacak diye bir aşı bile çok değerliyken 150 bin aşıyı öbür bir ülkeye yollamak ucube bir iştir, saçma bir iştir. Tekrar söylüyorum, iyi başlayıp çok makûs yürütülen bir Covid gayretinde bir aşı bile çok kıymetli” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 Mart’ta İktisat Islahat Paketi’ni açıklarken kamudaki israfa dikkat çekerek, “Kamu yönetimlerinde tasarrufu yansıtacak değerli düzenlemeleri hayata geçiriyoruz. Kamuda araç kiralanması, temsil ve karşılama üzere hususlara sınırlama getiriyoruz. Kamu kurumlarının teşkilatlanmasını, idare verimliliği ve aktifliği çerçevesinde güçlendiriyoruz. Mahalli yönetimlerde mali disiplini güçlendirecek ve borç stoğunun artmasını engelleyecek düzenlemeler yapıyoruz” demişti.
Cumhuriyet
