İYİ Parti lideriAkşener’e, Bursa Orhangazi’de sıkıntısını anlatan ceviz toplayarak geçimini sağlayan 65 yaşındaki yurttaş ellerini göstererek, “Kendi yağımda kendim kavrulmaya çalışıyorum. Yevmiyelerdeyim işte gör halimi, ne haldeyiz bak. Çeksinler bu ellerimin halini. O iktidar görsün bunları görsün” dedi.
"KİRAYI ÜÇ AY GEÇ ÖDEYELİM FAİZ UYGULUYOR DİYANET"
Meral Akşener'e derdini anlatan yurttaş: Çeksinler ellerimin halini, o iktidar görsün
— Cumhuriyet (@cumhuriyetgzt) October 16, 2021
İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, Bursa Orhangazi’de yurttaşın kederini dinledi. Esnaf ziyareti sırasında Akşener ile konuşan 65 yaşındaki yurttaş, “Bize dolar maaş veriyorlar mı? Biz insanca yaşamayı hak etmiyor muyuz?” dedi.
Akşener ile yurttaş ortasında şu diyalog yaşandı:
YURTTAŞ: Ellerimize bak, 65 yaşımdayım ben yevmiyeye gidiyorum.
AKŞENER: Ceviz mi?
YURTTAŞ: Ceviz.
AKŞENER: Ceviz ayıklamış şuralara bak.
YURTTAŞ: İnsanlara yazık günah değil mi? Biz bunları mı hak ediyoruz. Oylarımızı alıyorlar da niçin beşerler bir şey alacağı vakit dolarlara yüklüyorlar. Bize dolar maaş veriyorlar mı? Biz insanca yaşamayı hak etmiyor muyuz? 2 bin lira maaş. Benim maaşım onlara bir günlük çay parası. Yazıklar olsun diyorum öteki bir şey demiyorum. Bizi bu iktidardan kurtarın lütfen. Yazık günah bizlere nitekim günah. Biz bunu hak etmiyoruz. İki çocuğum var.
AKŞENER: Ne yapıyorlar?
YURTTAŞ: Biri otelde çalışıyor, garsonluk yapıyor. Birisi de özel öğretmenlik yapıyor. Bir türlü kazanamıyor. Yüksek puanlar alıyor, bu sefer çıtayı yükseltiyorlar, tekrar kazanamıyor. O çocuk okumuş, niçin bu hallere düşüyoruz. 3 milyar maaşla çalışıyor benim kızım. 7 sene okudu. İngilizce öğretmeni, biz bunu hak etmiyoruz. Biz onu okutana kadar neler çektik, yazık günah değil mi bize?
AKŞENER: Eşiniz ne yapıyor?
YURTTAŞ: Eşimden ayrıldım. Kendi yağımda kendim kavrulmaya çalışıyorum. Yevmiyelerdeyim işte gör halimi, ne haldeyiz bak. Çeksinler bu ellerimin halini. O İktidar görsün bunları görsün.
AKŞENER: Ceviz ayıkladığında olur, ceviz bir de yakar bu türlü derileri soyar.
‘KİRAYI ÜÇ AY GEÇ ÖDEYELİM FAİZ UYGULUYOR DİYANET’
AKŞENER: Oğlum işler nasıl?
ESNAF: Çok iyi, çok iyi her gün artırım var, her gün artırım var. Pandemide üç aya yakın kapalıydık biz. Üç ayda bir defa Diyanet demedi ki kiranızı almıyorum diye. Üç ayında kirasını aldı. Ve ödemeyenlerden faizliyle aldı, faiz uyguladı. Kirayı üç ay geç ödeyelim faiz uyguluyor Diyanet. İsmi üstünde Diyanet. Artırımlar var, kirayla uğraşıyoruz. Artık iki ay sonra tekrardan kiraya artırım yapacaklar.
AKŞENER: Borcun var mı?
ESNAF: Borç her vakit var. Kredi olmadan nasıl olacak. Her şey krediyle, kredi olmadan ne olacak. En ben çocuklukta hatırlıyorum yani kredisiz bir şey aldığımızı.
AKŞENER: Ne yaşadınız ne ettiniz daima öğrendik, siz bana öğrettiniz
ESNAF: Kiralarda zorlandık mesela, sağ olsun kiralarımız alınmamak olmadı. Hani bir de Diyanette faiz sorunu var. Ki dinimizde aslında yok faiz. Burası bir Diyanet yeri fakat kiralarımızı ödemk zorundayız. Bir gün geciktiğinde faiz koyuyor. Birkaç yıl evvel üç tane çalışanımız vardı artık eşimle ben kaldık yalnızca.”
Cumhuriyet
