Ünlü müzikçi Hikaye Gürman, Sen Anlat Karadeniz serisinde canlandırdığı Asiye Kaleli karakteri ile büyük bir ilgi gördü. Başarılı performansı ile göz dolduran müzikçi, müzik çalışmalarının yanı sıra yeni serisiyle de ilgi görmüştü.
atv’de yekun 4 kısım yayınlanan Gel Dese Aşk’ın takımında mahal alan oyuncu, Sitare karakteri ile tekrar başarılı performans sergilemişti. Serinin yayından kaldırıldığı belirtiliyor ancak tam olarak detaylar netleşmedi. Hikaye Gürman ise Ramazan Ayında yeniden atv ekranında gündüz programında konum almıştı.
Son devirde müzik çalışmalarını ağırlaştıran Gürman, ekrandan da uzaklaştı. Ünlü müzikçi instagram hesabından ise paylaşımlarını sürdürüyor. Suyun ehemmiyetini işaret eden bir paylaşımda bulunan Hikaye Gürman, adeta hayranlarının ruhunu temizleyen bir ileti verdi.
İşte ünlü müzikçinin hayranlarını mest eden o bildiri:
Suyun tabiatı bir felsefe anlatır. Mesela dağdan akan suyu düşünün. En az direnç gösteren yolu seçer akmak için. Yani önüne bir kaya çıkacak olursa onunla uğraşmaz, kayayla uğraş etmez, etrafından dolaşıp devam eder akmaya. Suyun bu tabiatından alınan ilhamla şöyle der Sufiler: “Seninle uğraşan hiç kimseyle uğraşma, şayet uğraşırsan onunla tıpkı tarafta kalırsın. Etrafından dolanıp devam et yoluna.”
Diyelim ki dağdan akan su önüne çıkan kayanın etrafından dolaşamayacak bir yola denk geldi. O vakit ne yapar, birikip üstünden aşar. Yok şayet bu da olmuyorsa sabırla kayayı damla damla delmeye başlar.
Kayayı delmeyi başaran suyun kuvveti değildir saf ki, damlaların sürekliliğidir ki buna da “sabır” derler. Sabretmek hiçbir şey yapmadan oturmak değildir. “Sabır dikenin içinde gülü, gecenin içinde gündüzü hayal edebilmektir.” der Şems-i Tebrizi.
Suyun tabiatı imkansızın bile başarılabileceğini, bunun için sabırlı ve istikrarlı olduğunu öğretir. Kayayı delen su elbette tekrar yoluna devam eder. Su daima akar. Bilir ki aktıkça temizlenir. Bazen dere kenarlarında su birikintileri oluşur, akmayan su bulanır, çamurlaşmaya başlar. Üzerine pislik birikir ve Sufiler bu yüzden derler ki: “Sen su üzere ak. Her daim yenilen. Her gün yenilen. İki günün tıpkı olmasın. Dünü dünde bırak yeni şeyler öğren.”
Mesela su değişimden hiç korkmaz. Lakin kişiler değişimi sevdiklerini söyleseler de aslında bundan çok korkarlar. Su değişimi ne şık de anlatır. Bazen yağmur olur, bazen kar olur, bazen buz olur, bazen buhar olur. Buhar olduğunda çıkar gökyüzüne yağmur olup iner yeniden bölgeye.
Ayrıyeten su uyumludur. Çay bardağına koyduğunda çay bardağının formunu alır, kovaya koyduğunda kovanın. Daima bulunduğu tarafa uyumlanır lakin tabiatı hiç değişmez. Her noktaya her şeye entegrasyon sağlar.
Unutma ki dünyada her devir tabiata entegrasyon sağlayanlar hayatta kalır. Entegrasyon sağlayanlar esnektir zira. Değişime direnenlerse katı. Fırtına en sert en güçlü ağaçları devirir ancak esnek fidanlara, otlara hiçbir şey yapamaz.
O yüzden esnek olanlar, koordinasyon sağlayanlar hayatta kalır. Birebir devranda akışa teslim olur. Teslimiyet içindedir. Zira bilir ki bütün dereler eninde ahir büyük denizlere, okyanuslara akar.
Televizyon Gazetesi
