Muğla’da Cemal Metin Avcı isimli erkek tarafından katledilen Pınar Gültekin’in babası Sıddık Gültekin, CHP’li bir ismin kendisini arayarak “Davadan vazgeçin” dediğini tez etmişti.
GİRGİN’İN İSMİNİ VERDİ
CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin’in argümanlarla ilgili evvelki gün 5.5 aylık konuşma kayıtlarını basın ile paylaşmasının akabinde Pınar Gültekin’in babası Sıddık Gültekin de yeni açıklamalarda bulunarak, CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin’in ismini verdi.
Gültekin şunları söyledi:
“Ayın 23’ünde telefonum çaldı. Telefonu açtım. Muğla Milletvekili Süleyman Girgin olduğunu söyledi. Taziye dileklerinde bulundu. Taziye sözünden sonra ‘davadan vazgeç’ dedi bana. ‘Kamu davası zati devam eder, biz senin yanındayız, ne gerekiyorsa yapacağız’ dediler. Zira karşı tarafın annesinin CHP’de ilçe lideri olduğunu biliyorum. Benim söyleyeceğim söz harfi harfine doğrudur. Tüm cümleler doğrudur. Aksi ispat edilirse intihar ederim demişim. Ve ben kabul etmedim. Telefonu kapattım. Bir buçuk iki dakika sürmedi galiba. Telefonu da olayı da kapattım. 20 gün sonra CHP Hizan İlçe Lideri Aydın Sadak beyefendi, akrabalarımı, arkadaşlarımı devreye soktu. Bana ulaştılar, geldiler. İnanmadım birinci evvel. Sizi kim aradı diye sordum. Süleyman Girgin’in aradığını söylemiş. Telefonu çıkardı. Beni arayan bireyle onu arayan kişinin tıpkı olduğunu gördüm. Ben kabul etmedim, tekraren beni aradı. Ne kadar istersen veririz, kâfi ki davadan vazgeç, esasen kamu davası sürüyor” dendi.
‘HAKLILIĞIMI İSPATLAYINCA KELAM DEĞİŞTİRDİLER’
Süleyman Girgin ise, “İddia ettikleri söylemi ispat etsinler milletvekilliğimi bırakacağım dedim. 5,5 aylık telefon kayıtlarımı da ortaya çıkararak haklılığımı ispatlayınca artık kelam değiştirdiler” cevabını verdi.
‘KONUŞMANIN TÜM KAYITLARINI ÇIKARTTIM’
Sözcü’de yer alan habere nazaran; babanın açıklamalarının akabinde konuşan Süleyman Girgin ise şunları söyledi:
“Kadının cesedi bulunduğu gün ben meclisten telefon açarak olayı kınadım. İkinci gün yani 22’sinde Bitlis Hizan’da defnedilirken akşam ilçe liderini arayıp taziye dileklerimi ilettim. Olayın ne olduğunu sordu ben de ona çok üzücü dedim. Annesinin CHP idaresinde olması nedeniyle ‘Şimdi CHP’ye vururlar’ dedim. ‘Ama bu üslup cinayetlerin, tacizlerin partisi olmaz’ dedim. Sonraki gün akşam da baba Sıddık Bey’i arayıp bir dakika 56 saniye konuştum. Bunun tüm kayıtlarını çıkarttım. Telefonda babaya kendimi tanıtıp ‘başınız sağ olsun, hüzünlüyüz ve her vakit yanınızdayız’ dedim. Baba bana, ‘Muğla bize sahip çıktı’ dedi. Kapattım. Bir daha babayı aramadım zati. Duruşmaları takip ettik.
‘BABAYI YÖNLENDİRİYORLAR’
Fatih Çekirge ile konuşmamızda bana ‘1 dakika 56 saniyede bunlar söylenemez. Bunun ardında öbür şeyler var’ diyen de kendisi. Genel Liderim da bana Çekirge ile konuşmasında babayı arayan vekilin ismini Veli Ağbaba ile Özgür Özel’e verdiğini söylemiş. Artık ben soruyorum; madem o denli bunu, 6 ay evvel ben taziye için babayı aradığımın devamında sen Ağbaba ve Özel’e ‘Bak senin vekil arayıp taziye dileyeceğine davandan vazgeç, şunu şunu dedi’ neden demedin? Bunu yapsan ben seni inandırıcı bulurdum. 6 ay sonra sanırım babayı yönlendiriyorlar. Doğal olarak baba da acılı, kızı katledilmiş. Onlara kızamıyorum.
‘OLMAYAN BİR KONUŞMA ARGÜMAN EDİLİYOR’
Anlaşılan o ki olayın üzerinden 6 ay geçtikten sonra avukatı çeşitli yerlerle ilişkiler kuruyor. Olmayan bir konuşma argüman ediliyor. Argüman da, ‘Davadan vazgeç, aslında kamu davası sürecek, bunu bir daha duymamış olayım’ ve daha öbür benim şok olacağım şeyler söylendiği anlatılıyor. Daha bu ispat edilmeden tıpkı kişi kalkmış bana ‘Davadan vazgeç demedi’ diyor. Ne demişim pekala? ‘Ailenin peşini bırak dedi’ diye açıklama yapılmış. Bu kişi ya kendi içinde vicdanı muhasebe yapıyor ya da yanlış yönlendiriliyor. Biz genel liderimizin bilgisi dahlinde pazar günü yazının yayınlandığı gün Fatih Çekirge’ye not gönderdik. Çekirge de kendince başlık farklı içerik farklı yazmış. Peşinden ben kamuoyuna açıklama yaptım. Dün de bayan kollarımızla birlikte vilayet binamızda açıklama yaptım. Partili partisiz herkes bizi tanıyor ve arıyorlar. Genel Liderimiz Kemal Kılıçdaroğlu da bu CHP’ye örgütlü bir atak diyor. 5,5 ay evvel bu isim açıklanmış olsaydı inandırıcı olurdu.
AVUKATA HATA DUYURUSUNDA BULUNULACAK
Genel merkezimiz bana bu avukat hakkında da cürüm duyurusunda bulunacağını söyledi. Bunun ardında diğer bir şey olduğu düşünülüyor. Ben 3 günden bu yana suçsuzluğumu anlatmaya çalışıyorum. Tamam, acı yemedik karnımız ağrımaz. Şimdiye kadar benim ismim zikredilmedi. Ancak 4 vekil ve Veli Ağbaba, Özgür Özel isimleri ortaya atılınca genel liderimiz içinizde arayanınız var mı diye sordu. Taziye için tek arayan benim. O denli olunca da açıklama yapması gerekenin de ben olduğum kanaatiyle samimi olarak açıklamamı yaptım. Suçlamayla ilgili bütün HTS kayıtlarını gösterdim. Pekala artık kara çalmaya çalışanlar ne yapacak.
Cumhuriyet
