Tuba Büyüküstün ise çok sert bir bildiri yayınladı. Bayan hakları konusunda hassaslığını sergileyen oyuncu, “Bedenimiz bize ilişkin, kalbimiz bize, ruhumuz bize ilişkin. Hiç kimsenin dokunmaya hakkı yok” diyerek net bir tabirde bulundu.
Erkeklere nazaran düzenlenen bir toplumsal yapının varlığından şikayet eden Tuba Büyüküstün, yargıdan herkesin gördüğüne gözünü açmasını da talep etti.
İşte Tuba Büyüküstün’ün bayana şiddete yönelik isyanı ve yargıya gönderdiği ileti:
Yüzyıllardır maddi, manevi, görünen, görünmeyen her türlü şiddete karşın, erkeklere nazaran düzenlenen toplum kurallarına karşın tam da buradayız. Varoluşun tam kalbinde.. Sagduyunun, öngörünün, yaratımın, sevginin olduğu yerde el ele, sırtsırta, göz göze, kalp kalbe… Vücudumuz bize ilişkin, kalbimiz bize, ruhumuz bize ilişkin. Hiç kimsenin dokunmaya hakkı yok. Hiç bir birey üzerimizde hak sahibi değildir,olamaz. Olması da mümkün değildir. Asırlarca farklı farklı toplumlarda bayanlar cezalandırıldılar, yasaklara boğuldular, katledildiler. Yalnızca birtakım erk bireylerin yetersizlikleri, öz güvensizlikleri, sapkınlıkları, hastalıklı beyinleri yüzünden. Kifayetsiz varoluşların faturası bayanların bahtı olamaz. Devletler, yasalar haklarımızı korumak zorunda. Artık ölmeyi kabul etmiyoruz!! Ne vücudumuzun, ne ruhumuzun, ne de kalbimizin ölmesini… Yargının herkesin gördüğüne gözünü açmasını ve artık gerekeni yapmasını talep ediyoruz. #istanbulsözleşmesiyaşatır #challangeexcepted #wearetakingcareofeachother
İstanbul Mukavelesi Nedir?
Bayanlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Çabaya Ait Avrupa Kurulu Kontratı, bilinen ismiyle İstanbul Kontratı, bayana karşı şiddet ve aile içi şiddet mevzularında temel standartları ve devletlerin bu bahisteki yükümlülüklerini belirleyen bir milletlerarası insan hakları kontratıdır
Televizyon Gazetesi
