Schinas bugünkü temasları öncesinde dün yaptığı açıklamada, “Göç idaresi, ortak sorumluluk sergilenmesini gerektiren bir alandır. Tıpkı vakitte hem Avrupa Birliği hem de Türkiye için ortak bir önceliktir” dedi. “Şimdi, devlet takviyeli insan kaçakçılığı dahil hibrit tehditleri de ele almamızın zamanıdır” diyen Schinas son devirde almış oldukları önlemler münasebetiyle Türk makamlarına teşekkür etmek ve göç ve güvenlik alanındaki genel işbirliğimizi daha da güçlendirmek hedefiyle Ankara’ya geliyorum” tabirlerini kullandı.
‘TÜRKİYE TEHDİT SAYILSIN’!
Bu ortada AB Yüksek Komiseri Josep Borrell ve Dış Münasebetler Kurulu tarafından hazırlanan “Avrupa Savunması Stratejik Pusulası” isimli evrak AB dışişleri ve savunma bakanlarının ortak toplantısında tartışıldı. Toplantıda AB’li bakanlar, birliğin önümüzdeki 5-10 yıllık savunma stratejisini belirleyen dokümana olumlu yaklaştı. Fakat Polonya ve Litvanya, NATO ve ABD’nin temkinli baktığı Avrupa ordusu kurulmasına “çekince” koydu. Amerika’nın Sesi’ne nazaran, AB üyesi iki ülke ise Akdeniz’deki tehditler kısmına “Türkiye isminin da açıkça yazılmasını” istedi. Kelam konusu iki ülkenin Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum İdaresi olduğu ileri sürülüyor. Borrell tarafından sunulan evrakta Avrupa güvenliğini tehdit eden ülkeler ortasında Rusya ve Çin ön plana çıkarılırken Türkiye’nin ismi açıkça tehdit olarak yer almıyor.
Cumhuriyet
