Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, TBMM Genel Konseyinde, bakanlık ve bağlı kuruluşların 2021 bütçesi üzerine konuştu. Elvan, ülkelerin istihdam, üretim, ticaret, turizm ve borçluluk üzere pek çok alanı etkileyen bir süreçte kapsamlı ve zarurî bir gayret içine girdiğini, yaşanan harika kuralların, olağan vakitlerde görülmeyen önlemlerin gündeme gelmesine neden olduğunu söyledi. Elvan, ülkelerin toplam borçlarının ulusal gelirine oranlarının, Japonya’da yüzde 632, İngiltere’de yüzde 500, ABD’de yüzde 383, Çin’de yüzde 337, Almanya’da yüzde 268, Türkiye’de ise yüzde 167 olduğunu kaydetti.
‘DÜNYA ORTALAMASININ EPEYCE ALTINDA BİR BORÇLULUK ORANINA SAHİBİZ’
Dünyada son 1 yılda global seviyede borçluluk oranının yüzde 43 oranında arttığını lisana getiren Elvan, gelişmiş ülkelerin borcunun tekrar son 1 yılda yüzde 52 oranında arttığını belirterek, “Türkiye’de ise son 1 yılda borçluluğumuzdaki artış oranı yüzde 30’dur. Dünya ortalamasının epey altında bir borçluluk oranına sahibiz” dedi.
Elvan, aşı konusunda son devirdeki gelişmelerin umut verici olduğunu belirterek, “Koronavirüse karşı yaygın kullanımı olan bir aşı ya da tedavinin hayata geçmesiyle global aktivitede süratli bir toparlanma yaşanacağına inanıyoruz. Buradan hareketle 2021’in aşılamanın da başlamasıyla global gelirde, ticarette ve istihdamda 2020’nin telafi edildiği bir periyot olması bekleniyor. Bununla birlikte global arz zincirlerinin güvenliği, istihdam piyasalarının dezavantajlı kümeler aleyhine süratle bozulması, teknoloji altyapısının artan değeri, sektörel bağımlılıkların oluşturduğu kırılganlıklar üzere konular, salgın sonrası devrin global iktisat gündeminin en üst sıralarında yer almaya devam edeceği görünüyor” açıklamasında bulundu.
2021 bütçesini, koronavirüs salgınının ekonomik ve toplumsal hayatı olumsuz etkilediği ortamda hazırladıklarını belirten Bakan Elvan, “Ekonomimiz, hükümetlerimiz devrinde maruz kaldığı şokları elde edilen kazanımlar sayesinde her kezinde başarılı halde atlattı. İktisadımızı daha sağlam kılmaya ve sürdürülebilir büyümeyi temin etmeye yönelik makroekonomik siyasetleri hayata geçirmeye devam ediyoruz” dedi.
‘YENİ REFORMLARIMIZA SÜRAT KAZANDIRACAĞIZ’
Türkiye iktisadının, rekabete dayalı piyasa iktisadı geleneğine sahip olduğunu vurgulayan Elvan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Ekonomi politikalarımızı bu anlayışı merkeze alarak oluşturuyoruz. Önümüzdeki devirde sürdürülebilir ve kaliteli bir büyümeyle istihdamı artırmayı ve vatandaşlarımızın refah düzeyini yükseltmeyi amaçlıyoruz. Makroekonomik istikrarı korumak suretiyle enflasyonla çabayı kararlılıkla sürdürecek, salgının global çapta getirdiği belirsizliklere karşın ekonomik aktivitenin sürekliliğini sağlayacak, yatırım ortamını güçlendirecek; şeffaf, öngörülebilir ve hesap verilebilir bir yapı içinde yeni reformlarımıza sürat kazandıracağız. Geçmişte birçok defa gösterdiğimiz üzere ülkemizin dünyanın sıkıntı koşullarından en az etkilenerek çıkmasını sağlayacağız.”
‘GÜVENİN EN KIYMETLİ TEMİNATI HİÇ KUŞKUSUZ HUKUKTUR’
Hukuku iktisattan başka düşünmenin mümkün olmadığını, iyi işleyen bir ekonomik yapının olmazsa olmazının itimat olduğunu tabir eden Elvan, “Bu inancın en kıymetli teminatı hiç kuşkusuz hukuktur” tabirini kullandı.
Cumhuriyet
