İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun uyuşturucu ve hata gelirlerine yönelik cumhuriyet tarihinin en büyüğü olarak duyurduğu “Bataklık” operasyonunda yakalananlar, Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıktı.
Mahkeme Lideri Hasan Şatır, suçlamaları hatırlattıktan sonra savunma yapması için “örgüt kuruculuğu” ile suçlanan Çetin Gören’e kelam verdi.
Hollanda vatandaşı olduğunu, yaklaşık 48 yıl bu ülkede yaşadığını belirten Gören, 2016’da ailesiyle Türkiye’ye dönüş yaptığını söyledi. Yurt dışındaki servetini Türkiye’ye getirerek yatırım yaptığını argüman eden Gören, bu kapsamda Nejat Daş, Cemal Deniz Şahan ve İngiltere vatandaşı Perry James Young ile Boommerang isimli bir şirket kurduklarını söyledi.
Türkiye’ye gelmeden evvel uyuşturucu hatasından 2007’de Brezilya’da 3 yıl tutuklu kaldığını, akabinde 2014’te de tıpkı cürümden Hollanda’da yakalandığını anlatan Gören, kefaletle hür bırakıldığını, Hollanda’daki davasının devam ettiğini aktardı.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Gören, iddianamede kara para aklanmak için kurulduğu sav edilen şirketlerle münasebetinin olmadığını, ismi geçen şirketlerden yalnızca birisinin ismine olduğunu argüman etti.
Kara para aklamasına kanıt gösterilen kaynağın Hollanda mahkemesince legal bulunduğunu öne süren Gören şunları söyledi:
“Kara para aklama suçlamasını kabul etmiyorum, Hollanda’da namusumla, gururumla çalıştım. Gazinom ve araç galerilerim vardı. 2011’de bir arkadaşıma 100 bin avro verdim, o da bu para ile Bitcoin aldı. Ortadan geçen müddette bu para 5 katına katlandı. Ben Hollanda’da mahpusa girince, bana ilişkin bu parayı aileme göndermesini istedim. Bunun üzerine o arkadaş da 520 bin avroyu aileme teslim etti. Ailem de bu parayı kefalet karşılığında Hollanda mahkemesine verdi, onlar da bunu kabul etti. Ortada o denli tez edildiği üzere kara para aklama yoktur.”
Davanın sanıklarından Sait Börekçi’ye yıllık yüzde 10 kâr karşılığında 8,5 kilogram altın verdiğini belirten Gören, kendisine vadedilen kâr hissesini bir periyot aldığını, altınlarının ise Börekçi’de kaldığını tabir etti.
“BABAMIN KABAHATİ BANA KALDI”
Kendisiyle birlikte hata örgütü kurmakla suçlanan sanık Nejat Daş ile ilgisi sorulan Gören, Daş ile İstanbul’da tanıştığını, döviz ofisi kurduklarını anlattı.
Hatasız olduğunu sav eden Gören, beraatini istedi. Örgüt kurucusu olarak suçlanan tutuklu sanık Nejat Daş da silahlı örgüt kurmadığını, kendisine isnat edilen hataların somut kanıtlara dayanmadığını öne sürdü.
Soruşturma basamağının eksik yapıldığını öne mühlet Daş, yaklaşık 30 yıl evvel batan bir gemi nedeniyle suçlandığını belirterek, “Örgüt yöneticisi ve kara para aklamakla suçlanıyorum. Katiyen uyuşturucu işini yapmadım, yapan da onursuzdur. İki yıldır Çetin Gören ile görüşmüyorum, kendisiyle husumetliyim, buna karşın birlikte nasıl örgüt kuruculuğu yapabilirim ki? Yönetici olmakla suçlanıyorum ancak sanıkları tanımıyorum.” savunmasını yaptı.
MASAK raporuna yansıyan para transferlerinin şirket çalışanlarının yanı sıra eşi ve oğlunun da ortasında bulunduğu akrabalarıyla olduğunu kaydeden Daş, bunun cürüm ögesi üzere gösterildiğini tez etti.
Neden tutuklandığını ve neyle suçlandığını anlamadığını tabir eden Daş, şöyle devam etti:
“19 yaşındayken tutuklandım, aslında babamın kabahati bana kalmıştı. Onun üzerinden bana cürüm isnat ediliyor. Birlikte örgüt kurucusu olduğumuz tez edilen Çetin Gören ile 2016’da Hollanda’da bir arkadaş ortamında tanıştım. O ortamda kendisine telefon numaramı vermedim. Çetin Gören Türkiye’ye döndüğünde bir arkadaşımdan numaramı almış ve bana ulaştı. Yasa dışı bir iş yapmayacağını söyledi. Ben de ‘Suça bulaşırsan, yanıma gelme’ dedim. Daha sonra onunla 2018’de döviz ofisi kurduk. Akabinde Boommerang isimli 3 milyon sermaye taahhütlü bir şirket kurduk lakin birtakım özel sebeplerden ötürü ortamızda hasımlık gelişti. 2018’den sonra kendisiyle görüşmedim. Bütün durum bundan ibaret.”
Sanık avukatlarının da savunmasının akabinde duruşmaya orta verildi.
ÖRGÜT KURUCULUĞUYLA SUÇLANIYORLAR
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, “örgüt kurucuları” olarak gösterilen sanıklar Nejat Daş ve Çetin Gören’in, “suç işlemek emeliyle örgüt kurmak” ve “suçtan kaynaklanan mal varlığı kıymetlerini aklamak” cürümlerinden cezalandırılması isteniyor.
Bu kapsamda, Daş ve Gören’in 60’ar kere “zincirleme olarak kabahatten kaynaklanan mal varlığı kıymetlerini aklamak” cürmünden 450’şer yıldan 1470’er yıla kadar, “suç işlemek hedefiyle örgüt kurmaktan” ise 5’er yıldan 12’şer yıla kadar mahpusla cezalandırılmaları talep ediliyor.
Cumhuriyet
