ABD’nin, Donald Trump’ın başkanlığı Joe Biden’a devretmesine bir ay kala Türkiye’ye yönelik yeni S-400 yaptırımlarını yürürlüğe koymasıyla, iki ülke bağlantılarındaki uzun meseleler zincirine yeni bir halka eklenmiş oldu.
ABD’nin Suriye’de terör örgütü YPG’ye verdiği dayanak, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in iadesi, ABD’deki Halkbank davası, Türkiye’nin F-35 programından çıkarılması üzere sorun başlıklarının birçoğunda kısa vadede tahlil beklenmezken Biden’ın vazifeye başlamasının akabinde Ankara, birinci etapta uygulanan S-400 yaptırımlarının aşılması için diplomasi yürütecek.
Trump, veto edeceğini açıkladığı ABD Kongresi’nin kabul ettiği savunma bütçesinde yer alan zorlayıcı kararın yürürlüğe girmesini beklemeden Türkiye’ye S-400 yaptırımını açıkladı ve Amerika’nın Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Gayret Yasası (CAATSA) kapsamındaki 12 yaptırımdan 5’inin uygulanmasına yönelik kararı imzaladı. Joe Biden’a vazifesi 20 Ocak’ta devretmesine az kala uygulamaya koyduğu yaptırımla Trump, ilgilerde artan sorun listesine yeni bir husus daha ekledi.
İADE TALEBİ CEVAPSIZ
Türkiye ile ABD ortasındaki sorun başlıklarının birinci sırasında FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in iadesi problemi bulunuyor. 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünden bu yana Adalet Bakanlığı üzerinden Gülen’in iadesi için 7 başka talep belgesi ABD’ye iletildi. Ayrıyeten hususla ilgili Türkiye ve ABD ortasında oluşturulan çalışma kümesi birçok kere görüşme gerçekleştirdi. Fakat iade talebine ABD’den somut bir cevap gelmedi. Son periyotta iki ülke münasebetlerindeki öbür sorun başlıklarının gölgesinde kalan iade sıkıntısında yakın devirde bir gelişme beklenmiyor.
Türkiye ile ABD ortasındaki öteki kıymetli sorun başlıklarından birini de terör örgütü PKK’nin Suriye uzantısı YPG’ye ABD tarafından verilen dayanak oluşturuyor. Terör örgütü IŞİD’in Suriye’de mağlubiyete uğratılması için 2015’te ABD dayanağıyla kurulan Suriye Demokratik Güçleri’nin belkemiğini oluşturan YPG’ye Obama periyodunda verilmeye başlanan takviye, Trump periyodunda de değişmeden devam etti. Türkiye, birçok defa ABD’nin YPG’ye verdiği takviyesi sonlandırması davetinde bulunurken ABD, terör örgütü olarak kabul ettiği PKK ile YPG kontağını kabul etmiyor ve Suriye’de YPG’yi “partner” olarak tanımlamayı sürdürüyor.
ABD ile münasebetlerdeki sorun başlıklarından bir oburunu de Türkiye’nin S-400 alımı nedeniyle F-35 yeni jenerasyon savaş uçağı programından çıkarılması oluşturuyor. F-35 uçağının başlangıçtaki 9 üretici ortak ülkesinden biri olan Türkiye, geçen yıl Ankara’ya S-400 sevkıyatının başlamasının akabinde ABD tarafından programdan çıkartılmış, Türkiye için üretilen 6 F-35 uçağına da ABD tarafından el konulmuştu. Türkiye’nin S-400 ve F-35 konusunda ABD ile ortak kurul kurma teklifi karşılıksız kaldı ve ABD, Türkiye’nin F-35 programına dönüşünü de S-400’lerin mülkiyetinden vazgeçme şartına bağladı.
Ayrıyeten F- 35 için modül üreten Türk savunma sanayii şirketlerinden alımların büsbütün durdurulması da takvime bağlandı. F-35 konusu CAATSA yaptırımlarından başka işletilse de bu problemin de yaptırımlar bahis başlığı altında ele alınması bekleniyor. İki ülke ortasında ABD’nin Doğu Akdeniz’de Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne artan takviyesi, ABD’deki Halkbank davası, Türkiye’de cezaevinde bulunan ABD konsoloslukları çalışanları, ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başşehri olarak tanımasını da kapsayan Ortadoğu siyaseti üzere sorunlar de öncelikli sorun başlıklarının gölgesinde kalan başka hususları oluşturuyor.
Cumhuriyet
