Vazifeye gelmesinin üzerinden yaklaşık 45 gün geçen Biden, “Geçici Ulusal Güvenlik Stratejik Kılavuzu”nu yayımladı.
Dokümanda, “Amerika’nın bahtı bugün daha evvel hiç olmadığı kadar içinden çıkılmayacak formda kıyılarımızın ötesindeki olaylara bağlı hale gelmiştir.” tabiri kullanıldı.
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınından, global iklim değişikliğine, Çin ve Rusya üzere ABD’ye rakip güçlerin yükselişinden global çapta yükselen milliyetçiliğe, teknolojik değişimlere kadar birçok hususun ABD için tehdit teşkil ettiği aktarılan dokümanda, karşılaşılan problemlerin birçoğunun sonlar ve duvarlar üzere fiziki mahzurları tanımadığı kaydedildi.
Dokümanda başta ABD olmak üzere dünyada demokrasi rejiminin muhasara altında olduğu tabir edildi.
Global güç dağılımının değiştiği belirtilen evrakta, bu değişimin ABD için yeni tehditler teşkil ettiği değerlendirmesine yer verildi.
ABD’nin milletlerarası sistemin geleceğini şekillendirmesi gerektiğine işaret edilen dokümanda, “Bu iş acildir zira ittifaklar, kurumlar, muahedeler ve ABD’nin yardımıyla tesis edilen memleketler arası sistemin temelini oluşturan normlar test edilmektedir.” sözü kullanıldı.
İTTİFAKLARA VURGU
Global sistemin sıkıntılarının çerçevesini çizen evrakta, Biden idaresinin ulusal güvenlik açısından birinci önceliğinin “dünyada paydaşlık ve müttefiklikleri yine canlandırmak” olduğu vurgulandı.
Mevcut ittifakların yanı sıra yeni ittifakların da inşa edileceği, bilhassa de Amerika kıtasına büyük kıymet verileceği kaydedildi.
Dokümanda, ABD’nin Orta Amerika’daki göç, güvenlik ve sıhhat bahislerine eğileceğine, Kongre ile çalışılarak 4 yılda Orta Amerika ülkelerine 4 milyar dolar yardım sağlanacağı bilgisine yer verildi.
ORTA DOĞU’DAKİ SIKINTILARIN TAHLİLİ ASKERİ DEĞİL
Evrakta ABD’nin Orta Doğu’da İsrail’in güvenliğine bağlı olacağı tabir edilirken “Bölge ülkeleri ile İran’ın diğer ülkelerin egemenlik ve toprak bütünlüğüne yönelik tehditlerini caydırılacağını, El Kural ve DEAŞ ile uğraş edileceği ve bölgedeki insani krizlere ABD’nin takviyesinin artırılacağı” kaydedildi.
Orta Doğu’ya ait kısımda, şunlara yer verildi:
“Ancak bölgenin problemlerine tahlilin askeri güç kullanmak olduğuna inanmıyoruz ve Orta Doğu’da Amerikan menfaat ve bedellerine karşıt siyasetler izleyen ki ortaklarımıza açık çek vermeyeceğiz. Bu yüzdendir ki Yemen’deki taarruzlara verilen ABD takviyesini çektik ve BM’nin (Yemen’deki) savaşı bitirme uğraşlarına takviye verdik.”
ABD’nin nihayetsiz savaşlara artık trilyonlarca dolar harcamayacağına dikkat çekilen dokümanda, şunlar kaydedildi:
“Afganistan’ın yine ABD’ye yönelik terör ataklarının inançlı limanı olmamasını sağlarken sorumlu bir biçimde ABD’nin Afganistan’daki en uzun savaşını bitireceğiz. Başka yerlerde, hasımlarımızı caydırıp menfaatlerimizi savunurken, en güçlü askeri varlığımız Hint-Pasifik bölgesi ve Avrupa’da olacak. Orta Doğu’da terör ağlarını bozmak, İran’ın saldırganlığını caydırmak ve öbür değerli ABD menfaatlerini korumak için gerekli ölçüde kuvvet bırakacağız.”
Evrakta, Afrika’da ise sivil toplumun, iktisat ve sıhhat kurumlarının geliştirilmesi için yeni iştiraklere tartı verileceği belirtildi.
MEMLEKETLER ARASI KURULUŞLARDA ABD LİDERLİĞİ TESİS EDİLMEYE ÇALIŞILACAK
İttifak ve iştiraklerin yanı sıra ABD’nin milletlerarası işbirliğine de ehemmiyet vereceği söz edilen evrakta, başta iklim değişikliği olmak üzere global sıkıntılara tahlil bulunması için Washington’un milletlerarası kuruluşlardaki liderliğinin yine tesis edileceği değerlendirildi.
Diplomasinin askeri güç kullanmanın üzerinde tutulacağına değinilen dokümanda, “Küresel çapta Amerika’nın menfaatlerini korurken, ulusal savunmamız ve sorumlu bir biçimde ordumuzu kullanma konusunda makul ve disiplinli tercihler yapacağız.” tabirleri kullanıldı.
SAVUNMA BÜTÇESİNE AYAR
Savunma bütçesinde askerlere ve ailelerine öncelik verileceği kaydedilen dokümanda, “Amerika’yı savunma birebir vakitte savunma bütçesinde açık öncelikler ortaya koymaktır.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Ordunun kabiliyet ve yapısının tekrar değerlendirileceği bilgisine yer verilen dokümanda, “Kongre ile çalışarak gelecekte ordumuzun ve ulusal güvenliğimizin avantajlı olmasını sağlamak üzere ileri teknolojiler ve kabiliyetler için kaynak bırakmak için gereksiz platform ve silahlardan dikkatimizi çevireceğiz.” tabirlerine yer verildi.
ABD’de her lider vazifeye geldiğinde ulusal güvenlik strateji dokümanını yayımlıyor.
Cumhuriyet
