Burun, pek çok kişi için estetik görünümün en kıymetli kesimlerinden biri. Bilhassa Covid-19 pandemisinden bu yana burun estetiği talebinde artış gözlemlendiğini aktaran Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Kısmından Op. Dr. Bilal Sarataş, dünya çapında en çok uygulanan estetik ameliyatlardan biri olan rinoplastiyle ilgili kıymetli açıklamalarda bulundu.
TOPLUMSAL MEDYA PAYLAŞIMLARI EN KIYMETLİ ETKEN
Op. Dr. Sarataş, pandemi devrinde de estetik taleplerinin arttığına dikkati çekerek “Koronavirüs salgını devrinde toplumsal medya paylaşımlarının artması ve hoşluk kavramının daha fazla öne çıkması sonucunda burun estetik uygulamalarına talep arttı. Hasta burnunun yüzü ile uyumsuz olduğunu düşünüyorsa, burnu nedeniyle nefes almakta zorlanıyor yahut farklı meseleler yaşıyorsa bize başvuruyor. Biz kişinin yüz formu, çenesinin durumu, dudaklarının burun ile oranı üzere kriterleri göz önünde bulundurarak şahsa özel bir burun belirlemeyi hedefliyoruz. Bunun için ameliyat öncesinde kişinin fotoğrafını çekerek yapılabilecekleri değerlendiriyoruz” diye konuştu.
HEM AÇIK HEM KAPALI AMELİYATIN AVANTAJI VAR
Ameliyat mühletinin hastadan hastaya değiştiğini belirten Op. Dr. Sarataş, şöyle devam etti:
“Ameliyatlar genel anestezi altında yapılır, ameliyat müddeti hastaya nazaran değişir, kapalı ve açık teknik rinoplasti yapılabilir. Açık ameliyatta burun deliklerinin ortasındaki bölmede bir kesi yapılır, kapalı ameliyatta ise burun deliklerinin içinden girilir. İz kalmaması bakımından kapalı ameliyat avantajlı iken, açık ameliyatın ise daha açık ve net bir görüş alanı sağlaması bakımından avantajları vardır. Açık ve kapalı burun ameliyatı tercihine, hastanın burun yapısına nazaran uzman doktor tarafından karar verilmesi gerekiyor.”
REVİZYON İÇİN EN AZ 1 YIL BEKLENMELİ
Op. Dr. Bilal Sarataş, değerlendirmelerini şu halde sürdürdü:
“Son vakitlerde burun estetiğinde popülaritesi gitgide artan bir formül olarak piezoestetik ön plana çıkıyor. Aslında piezo bir teknik değil kemikleri şekillendirmekte kullanılan bir alettir. Piezo ile klasik yol ortasındaki fark, çekiçle yapılan klasik formülde bazen istenmeyen kırıklar oluşabiliyor. Ameliyat sonrasında morluk ve şişlikler ortaya çıkabiliyor. Piezo formülünde ise kullandığımız aygıt titreşimle çalışıyor, ultrasonik ses dalgalarıyla burun kemiği şekillendirilirken yumuşak dokuya ziyan verilmiyor. Bağ dokularına, kas dokularına, sonlara ve damarlara ziyan verilmediğinden ağrı, morluk, şişlik daha az görülüyor. Güzelleşme süreci de daha süratli tamamlanıyor. Ameliyattan 1 hafta sonra tampon ve bantlar çıkarılıyor. Hastalarımız yaklaşık ameliyattan 1 hafta sonrasında işlerinin başına dönebiliyor. Burun ameliyatlarından sonra çoklukla hastanın burnunun son hali, cilt yapısına nazaran, 6 -12 ay sonra ortaya çıkar. Muhtemel bir problemde revizyon ameliyatı için en az 1 yıl beklenmelidir.”
AMELİYAT SONRASI BU DURUMLARA DİKKAT
Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gerekenler bulunduğuna da dikkati çeken Op. Dr. Sarataş, şu tavsiyelerde bulundu:
“Ameliyattan sonra uzunluğundan aşağısı yıkanabilir. Saçlarınızı, yüzünüzü ıslatmayacak biçimde yıkayabilirsiniz. Yüzünüzü makyaj temizleme eserleriyle, ıslak mendille temizleyebilirsiniz. Rinoplasti sonrası istirahat değerli olup yeni şekillendiren burnu travmadan, çarpmadan korumak gerekir. Bu nedenle ameliyat sonrası bilhassa birinci 2 hafta sırtüstü ve yüksek yastıkta yatmak uygundur. Öne eğilmek, ağır kaldırmak, sıcak hava, uzun mühlet ayakta kalmak, efor sarf etmek burun ödemini artırıp rahatsızlık hissi verebilir. Bu nedenle ameliyat sonrası birinci 2 hafta efor gerektiren durumlardan kaçınmak, çok yormamak gerekir. En kıymetli bahislerden biri de ameliyat sonrasında mutlaka sigara kullanılmamasıdır. Mevsimsel olarak yaz ya da kış ayları ortasında bariz bir fark yok. Sırf yazın burnu güneşten daha fazla korumak gerekiyor. Operasyonun bir ay sonrasında hasta şayet isterse denize girebiliyor. Birinci iki ay gözlük kullanmamak gerekiyor. Maske kullanımı; maske biraz daha gevşek olmalı, burun ucuna çok fazla temas etmemeli ve buruna baskı uygulamamalı. Maske, burun ucunu aşağı yanlışsız çekecek sertlikte olmamalı, mümkünse kumaş içerikli maskeler tercih edilmelidir.”
Cumhuriyet
