Sıhhat Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Rektör Yardımcısı, Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları Anabilim Kolu Lideri Prof. Dr. Mustafa Gerek, kendisine 14 gün ortayla iki doz aşının yapıldığını hatırlattı. Prof. Dr. Gerek, belirli bir vaktin geçmesi üzerine antikor seviyesine bakıldığını tabir ederek, “Aşı manasında hami seviyede bir antikora sahip olduğum ortaya çıktı. Aşı olduktan sonraki periyotta de maske, aralık ve paklık ile önlemli hayatımı devam ettirdim. Antikorum olmasına karşın hala birebir formda kendimi koruyacak biçimde yaşamaya devam ediyorum. Aşı uygulandıktan sonraki periyotta de aşının yapıldığı alan dahil olmak üzere rastgele bir yan tesir hissetmedim. Aşıyla ilgili rastgele bir semptom yaşamadım” diye konuştu.
‘4-5 AY EVVEL HASTALIK GEÇİRENLER AŞI OLABİLİR’
Prof. Dr. Gerek, aşılanma siyasetinde antikor seviyesine bakarak seçim yapılmadığını, sınıflama ve öncelik sıralaması olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Gerek, öncelik sıralamasında 4-5 ay evvel hastalığı geçirmiş şahıslara aşı yapılmasında sakınca olmadığını belirterek, “Yeni hastalık geçirdiniz daha birkaç aylık bir vakit geçti, bu periyotta mümkündür ki kâfi antikorunuz vardır; bu kademede aşı olunmasına gerek olmayabilir. Lakin kişi hastalığı geçirdiğini bilmiyorsa; zira toplumun büyük bir çoğunluğu rastgele bir semptom yaşamadan bu hastalığı geçirme talihine sahip olabiliyor. Hasebiyle bu bireylerin aşı olmasında hiçbir sakınca yok” dedi.
Sıhhat Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Rektör Yardımcısı, Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Mustafa Gerek
‘ANTİKORUN ALT SONU VAR’
Prof. Dr. Gerek, antikor düzeyinin herkeste ölçülmeyeceğini de söz ederek, “Antikor düzeyinin bir alt sonu var. Bunun referans aralığı 0-0,99’dur. Alt hududun üzerinde antikorunuz varsa, antikor olumlu olarak kıymetlendirilir. Bunun bir üst hududu yok. Üst sonundan kastımız şu; ‘antikor en az şu kadar olmalı, antikor şu kadardan fazla olursa, öteki bir şey olur’ üzere değerlendirmeler kelam konusu değil. Alt limitini biliyoruz. Alt limitin üzerindeki her kıymet müspet olarak ve sizi bu enfeksiyondan koruyacağı kabul edilir. Hatta hastalığı geçirmiş olan bireylerde antikor saptanmamış olsa bile bu virüsle tekrar karşılaştığı vakit bedendeki hafıza hücreleri devreye girerek, yine antikor oluşturması, bu hastalığa karşı güçlü bir halde savunması ve mahzur olması kelam konusudur” tabirlerini kullandı.
’28 GÜN İLE ANTİKOR YARARIMIZ DAHA YÜKSEK OLACAK’
Prof. Dr. Gerek, antikorun muhafaza müddetinin ne kadar olduğuna dair net bir bilginin olmadığını belirterek, “Henüz daha tam 1 yılı doldurmamış bir enfeksiyon süreciyle karşı karşıyayız. Vakit içerisinde görülecek bu antikorlar bizi ne kadar mühletle koruyor. Ayrıyeten ortalama 6-8 ay müddetle bu aşının koruyacağı iddia ediliyor. 28 gün ortayla aşılanma ile antikorun daha yüksek seviyede elde edileceği biçiminde bir bilgi var. Hasebiyle 14 günlük süreyi 28 güne bu sebeple çıkardılar. Münasebetiyle 28 günlük uygulama ile rastgele bir kayıp kelam konusu olmayacak ve olasıdır ki buradan da daha yüksek seviyede bir antikor yararımız olacaktır diye iddia ediyorum” dedi.
Cumhuriyet
