Böbrek hastası 19 yaşındaki Diyar Akbacak’a yapılacak böbrek nakli bağışçının kredi çekmesi nedeniyle Sıhhat Bakanlığı Etik Komisyonu’na takıldı. Akbacak’ın umutu nakil için “ret” kararı veren kuruluna karşı açacağı davaya kaldı. Akbacak, “Ailemden kimsenin dokuları uyumlu çıkmadı. Tek uyumlu çıkan kişiyi de heyet onaylamıyor. Münasebet bankadan iki yıl evvel kredi çekmesi imiş. Benim yaşamam yalnızca bir şuranın atacağı imzaya mı bağlı. Yaşamaya hakkım yok mu?” diyerek karardan vazgeçmelerini istedi.
İstanbul’da yaşayan Diyar Akbacak, 22 bin böbrek nakli bekleyen genç, yaşlı, çocuk bireylerden biri… Durumu gitgide berbatlaşan ve bir yıldır diyalize giren Akbacak, annesi, babası ve kardeşinden böbrek nakli yapılması için test yaptırdı. Fakat ahenk sağlanamadı. Dokuları uyacak verici beklerken eski imam olan bir yakını Mehmet Tekeci ile karşılaştı. Tekeci, doku ahengi olduğu takdirde bağışçı olacağını söyledi. 15 gün İstanbul Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi’nde yatan Tekeci’nin yapılan testlerde dokuları ahenk sağladı ve yüzde yüz verici olabileceği tabipler tarafından onaylandı.
Hastane bir hafta sonra ameliyat günü verirken böbrek hastası Diyar Akbacak ve bağışçı Mehmet Tekeci, nakil müsaadesi için Sıhhat Bakanlığı Sıhhat İşleri Genel Müdürlüğü Kan, Organ, Doku Nakli Dairesi Başkanlığı Etik Komisyonu’na başvurdu. Etik Komitesi, Tekeci’den banka hesap dökümlerini istedi. Heyet, maaş bordroları ile kredi borçlarının ortasında uyumsuzluk olduğu 10 yıl müddetli konut kredisi çektiğini iki yıldır taksit ödediğimi münasebet göstererek “ret” kararı verdi. Karar sonrası nakil olamayan ve gözyaşlarına boğulan gencin ailesi kurulun kararını mahkemeye taşıyacak.
‘BİR İMZA BEKLİYORUM’
Hayatta kalmasının etik şurasının vereceği karara bağlı olduğunu belirten Diyar Akbacak, “İki yıldır böbrek hastasıyım, bir yıldır da diyalize giriyorum. İki böbreğim iflas etti. Akrabalarım böbrek vermek istedi ancak olmadı. Annem ve babam vermek istedi, onlar da benim üzere taşıyıcı oldukları için olmadı. Mehmet Tekeci’yi yıllardır tanıyoruz. Karşılık beklemeden bağışçı oldu ve yüzde yüz uyumlu çıktı. Nakil olacağıma sevinmiştim. Ameliyat günü dahi alınmıştı. Ancak çıkan karar beni bir kere daha eritti. Mehmet Hoca’nın daha evvel çektiği kredi varmış. Hangi insanın kredi borcu yok. Üstelik borçlarını da yıllarca ödemiş ve bir taksidini dahi aksatmamış. Benim arkadaşlarımın hepsi geziyor, çalışıyor, evlenenler var. Ben meskende tek başıma ne yapabilirim ki? Yemek bile yiyemiyorum artık o dereceyi gördüm. Ayaklarım uyuşmaya başladı. Hayattan bir zevk alamıyorum artık. Etik Komisyonu’nun kararına itiraz edeceğiz. Benim yaşama hakkım yok mu? Ben yaşamak istiyorum” dedi.
Cumhuriyet
