Sivas Cumhuriyet Üniversitesi(SCÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Klinik Bilimler Kısmı, Restoratif Diş Tedavisi Ana Bilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. İhsan Hubbezoğlu, ağır ve yanlış maske kullanımının sonuçları hakkında bilgiler verdi.
Prof.Dr. Hubbezoğlu, teneffüs yolundan çıkan damlacık, öksürme, hapşırma ya da yakın temas sonucunda ağızdan, burundan ya da gözlerden giriş yapabilen koronavirüsle uğraştaki tedbirlerin başında yer alan maskenin yanlış kullanımının, virüsün yayılımının yanında ağız kuruluğu, ağız ve dudak kenarlarında yara ve mantara neden olabileceğine dikkat çekti.
‘MASKE PAK DEĞİLSE AĞIZDA YARA OLUŞTURABİLİYOR’
Ağır maske kullanımın ağız kuruluğu ve mantara neden olabileceğini belirten Prof. Dr. İhsan Hubbezoğlu, “Maske kullanımının ağız ve diş sıhhatine direk olarak bir tesiri yok. Maske en hakikat halde kullanıldığı vakit hiçbir ziyanı yok lakin bizler hastalarımızdan ve kimi çalışanlarımızdan hava almayacak halde üst üste maske kullanımından ötürü ağız ve dudak kenarlarında mantar çeşidi rahatsızlıkların ortaya çıktığını gördük. Bu yüzden tek kat ve iyi bir maske kullandığınız vakit hiçbir sorun oluşmayacaktır.
Maskelerin Sıhhat Bakanlığından onaylı ve ISO dokümanları olması gerekiyor. Maskeyi birkaç kat kullanmak koruyuculuğu çok az artırıyor. Bunun yerine koruyuculuğu yüksek olan maskeler tercih edilmeli. Birebir maskenin mutlaka uzun müddet ağızda kalmaması gerekiyor. Burnumuz aktığında, hapşırdığımızda, ağzımızdan tükürük yahut salya geldiğin de maske ıslanmış oluyor. Islanan maskenin geçirgenliği bozuluyor ve bu maskenin muhakkak değişmesi gerekiyor. Birtakım vatandaşlarımız hapşıracakları vakit maskeyi çıkarıp hapşırıyor. Bunlar son derece yanlış.
Maske çıkarılmadan hapşırılmalı ve akabinde maske değişmeli. Zira maske tüm özelliğini kaybetmiş oluyor. Bez maskeler ve öteki maskeler korunaklık açısından şimdi kanıtlanmış değil. Bu nedenle kanıtlanmış maskeleri kullanmak kıymetli. Ağır maske kullanımından ötürü oluşan ağız kuruluğu, ağızda ve dudak kenarlarında mantar yahut buna emsal dermatit şeyler çıkartabiliyor. Ya da kullanılan maske pak değilse ağız yaralarına neden oluyor. Maskenin diş çürümesine karşı bir tesiri yok fakat konutta kalınan müddette atıştırmalıkların kullanımı arttı. Yanlış beslenmeye bağlı olarak diş çürükleri artmaya devam ediyor” sözlerini kullandı.
HALK MASKE KONUSUNDA BİLİM İNSANLARINI DİNLİYOR
Öte yandan kentte yaşayanlar da maske kullanımı konusundaki görüşlerini aktardı. Kalabalık ortamlarda çift maske kullandığını belirten Semanur Ekşi(19), “Maskeyi çoklu olarak kullanıyorum. Nefes almamı güçlendirdiği için zorlanıyorum ancak sıhhatim için çoklu kullanmaya ihtimam gösteriyorum. Ağız kuruluğu yahut ağız yarası bende hiç oluşmadı. Pandemi sürecinde hiç hasta olmadım, maskenin kıymetli etken olduğunu düşünüyorum. Bir maskeyi günde 4 saatten fazla kullanmıyorum” dedi.
Uzmanlarının tekliflerine dikkat ettiğini söyleyen Mert Değerlier (35) ise, “Yoğun yerde 2 kat maske takmanın gerekli olduğunun uzmanlar söylüyor. Kalabalık olmayan ortamlarda tek kalabalık alanlarda ise çift maske takmayı uygun buluyorum. Ağız ve diş sıhhati açısından olumsuz tesirleri hakkında bir bilgim yok. Uzmanlara sormak lazım fakat ben şu ana kadar maskeden kaynaklı hiçbir sorun yaşamadım” diye konuştu.
Ucuz satılan maskelerden uzak durduğunu belirten Yıldırım Saylan Şimşek(19) de “Maskeyi her gün değiştiriyorum. Bir gün boyunca kullandığım maske de bakteri yoğunluğu oluşuyor ben de değişiyorum. Şu an 2 kat maske kullanımına sağlıklı deniliyor lakin ben bir kat kullanıyorum. Çift katlı ve sağlıkçıların kullandığı maskeleri almaya ihtimam gösteriyorum. Marketlerde ucuz satılan maskelere güvenmiyorum. Maskeden kaynaklı rastgele bir olumsuzluk yaşamadım” sözlerini kullandı.
Cumhuriyet
