Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, “Türk Hava Kurumu’nun (THK) şu anda elinde buralarda rahatlıkla kullanılabilecek uçak yok” kelamlarını, yeniden birebir vakitte onursal lideri olduğu THK’ye bağlı THK Gökçen Havacılık’ın resmi sitesi “yalanlıyor”. THK Gökçen Havacılık’ın sitesinde yer alan bilgilere nazaran THK’nin filosunda, 11 adet M-18 Dromader ve 9 adet CL-215 Bombardier tipi yangın söndürme uçakları bulunuyor. Ayrıyeten yangın bölgelerinde konuşlandırılmış 11 adet de döner kanat helikopter bulunuyor. Sitede filo, “Avrupa’nın en büyük özel yangın söndürme filosu olma özelliğini taşıyor” tabirleri ile tanıtılıyor.
SATIŞA ÇIKTI, SONUÇ YOK
THK’ye, 16 Ekim 2019’da, yönetimsel ve maddi kasvetler nedeniyle kayyum atandı. Kayyum heyetinde, eski AKP’li bakan Cenap Aşçı da yer aldı. Kayyum atanmasının akabinde, yangın söndürme uçağı kiralama ihalelerine koyulan kapasite kaidesi nedeniyle ihaleye katılamayan THK uçakları, hangarda beklemeye başladı. Bu süreçte, Nisan 2020’de, 11 adet M-18 Dromader uçağının satılması için ihaleye çıkıldı lakin ihale sonuçlanmadı. Bunun üzerine Ekim 2020’de yine satış ihalesine çıkıldı. Bu sefer 11 adet M-18 Dromader’ların ortasına üç de CL-215 eklendi. Lakin bu ihalenin de sonucu açıklanmadı. THK’nin ihaleye girememesinin akabinde “maddi gerekçelerle” tecrübeli pilotlar ve teknisyenlerin büyük bir kısmı da işten çıkarıldı.
ÇABUCAK ÇALIŞABİLİRLER
THK Lideri Aşçı, katıldığı bir televizyonda, halihazırda kullanılabilir 6 uçak olduğunu lakin bakımlarının yapılmaması nedeniyle hazır olmadığını söyledi. Fakat THK bünyesinde bulunan 9 adet CL-215’ten ikisinin, 5 gün içinde denetimlerinin yapılarak uçuşa hazır hale getirilebileceği öğrenildi. Edinilen bilgiye nazaran bu uçaklardan biri, modülü gelmesi halinde bir haftada, üçü ise modüllerinin gelmesi halinde bir ayda çalışır duruma gelebilecek. Kalan üç uçak ise kesimlerinin gelmesi halinde 5-6 ay içerisinde uçuşa hazır olabilecek. Bu 9 uçaktan ikisinin masrafsız halde çalışır hale getirilebileceği, kalan 7 uçağın hazır hale getirilmesi için de en fazla 9 milyon dolar harcanacağı tez ediliyor.
‘THK, 4-5 GÜNE UÇAR’
THK uçaklarının “antika” olarak nitelendirilmesi de reaksiyon çekti. Eski THK Merkez Denetmele Konseyi Lideri Bayram Duman, “THK antikacı dükkânı değildir. Yangın uçaklarımız ise antika olmayıp dünya standartlarında tüm Batı ülkelerinin kullandığı uçaklardır. Uçaklarımız uçabilecek kapasitede olup yüksek performansa da sahiptir. Havacılıkta eski uçak yoktur, bakımsız uçak vardır. Bu uçaklar 4-5 gün içerisinde bakımları yapılınca yangınlara müdahale edebilir” sözlerini kullandı.
KURBAN DERİLERİNİ DİNCİ VAKIFLARA BIRAKTILAR
THK’ye yönelik tartışmalar eskiye dayanıyor. THK, 2013’te yapılan yönetmelik değişikliğine kadar kurban derisi ve bağırsaklarını toplama konusundaki tek yetkili kurumdu. 100 milyon lirayı aştığı tez edilen bu alanda, derileri toplayan THK, sağlanan gelirin yüzde 50’sini Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na, yüzde 4’ünü Kızılay’a, yüzde 3’ünü Toplumsal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na, yüzde 3’ünü Türkiye Diyanet Vakfı’na aktarıyor; kalan yüzde 40 ise THK tarafından kurum için kullanılıyordu. Bu gelir ile kurum bünyesine yangın söndürme uçağı, hava ambulansı üzere araçlar alınıyordu. Lakin bu büyük gelirden ötürü THK sık sık amaç oluyordu. THK dışında, bilhassa kırsal bölgelerde vakıflar, dernekler ve öğrenci yurtları da kaçak halde deri topluyordu. Tartışmalar sonucu 2013’te THK’nin tek yetkili olma durumu kaldırıldı.
Bu devirde mevzuyu Meclis’e taşıyan periyodun CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, o devir başbakanı Erdoğan’a “Bu yönetmelik değişikliği, şahsen ulu başkan Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla 1925’te Türk Tayyare Cemiyeti olarak kurulan ve 1935’te bugünkü ismini alan THK’nin büsbütün bitirilmesine yol açmayacak mı” sorusunu yöneltti. Fakat Erdoğan, soruya karşılık vermedi. THK’nin yetkisinin kaldırılması ile birlikte bu deriler, çeşitli cemaatler, tarikatlar, vakıflar tarafından da toplanmaya başladı.
Cumhuriyet
