Birgün’ün haberine nazaran; Sıhhat çalışanlarının vicdanlarından yaralandığını vurgulayan Tarık Doğan, şunları söyledi: “Bir taraftan iş yükü, başka taraftan birebir ventilatöre muhtaçlık duyan genç ve yaşlı hasta ortasında seçim yapmak zorunda kalmanın yarattığı çaresizlik duygusu altında ezilen sıhhat çalışanları, artık vicdanlarından da yaralanmıştır. Birebir nöbette mesai arkadaşı Covid-19’a yakalanıp konutuna gönderilirken, misyonuna devam eden sıhhat çalışanları, durum bu kadar vahimken, açıklanan yüzde 60 ağır bakım doluluk oranının hangi ülkede olduğunu merak etmektedir.”
Doğan açıklamanın devamında hemen gerçekleştirilmesi gereken talepleri şu biçimde sıraladı:
Tüm sıhhat hizmetleri ivedilikle kamulaştırılmalı.
Pandemiyle uğraşta kamu ve özel kesim ayrımı ortadan kaldırılmalı, topyekûn savaşa girilmeli. n Tüm özel hastane çalışanları kamu çalışanı olarak kabul edilmeli ve sisteme dahil edilerek işgücü artırılmalı.
Daha evvelden yaşanmış olan meseleler ve şikâyetler göz önünde bulundurularak, özel hastanelerin gerek yatak gerek sıhhat çalışanı ile bütün halinde ve tam manasıyla kamu buyruğuna girmesi sağlanmalı.
Atama bekleyen sıhhat çalışanlarının atamaları acilen yapılmalı.
1. basamak sıhhat hizmetleri gerçek manasıyla filyasyonda görevlendirilmeli.
112 Acil Sıhhat Hizmeti ambulanslarında tabipler tekrar istihdam edilmeli ve yerinde müdahale edilebilecek olayların hastanelere gereksiz naklinin önüne geçilmeli.
Sıhhat ve besin kesimi dışında tüm kesimler ivedilikle durdurulmalı, 2-3 hafta fiili olarak ülke çapında tam karantina uygulanmalı.
Cumhuriyet
