Göteborg Film Festivali’nden deneysel proje: Bir sinemasever bir hafta boyunca film izleyeceği ıssız bir deniz fenerine gönderilecek

Göteborg Sinema Şenliği, pandemi devrinin değişen izleme alışkanlıklarına yönelik en deneysel projelerden birine imza attı. Şenlik, önümüzdeki günlerde belirlenecek sinemaseverleri, dış dünyadan izole bir hâlde bir hafta boyunca tek başına sinema izlemek üzere makul yerlere gönderecek. Bu yerlerden biri de izole bir deniz feneri olacak.

Filmloverss’ın aktardığına nazaran, Kuzey Denizi’nde yer alan Pater Noster Adası’na gönderilecek olan sinemasever, bir hafta boyunca tek başına kalacak ve şenliğin kendisine sunacağı 60 yeni sineması seyredecek. Adaya giderken yanına telefonunu ya da okumak istediği bir kitabı alamayacak. Böylelikle adada geçireceği bir hafta boyunca odağının büsbütün sinemalarda olması sağlanacak.

ŞENLİK ÇEVRİMİÇİ DÜZENLENECEK

Pater Noster Adası’ndaki deniz fenerine gidecek bu sinemaseverin yanı sıra şenlik iki bireye daha benzeri gösterimler düzenleyecek. Bu iki bireyden biri, İsveç’in en büyük arenalarından biri olan Scandinavium’da, oburu ise İsveç’in önde gelen sinema salonlarından Draken Cinema’da tek başına sinemaları izleyecek. Şenliğin geri kalanı ise, son devirde düzenlenen pek çok sinema şenliği üzere büsbütün dijital ortamda, online gösterimlerle gerçekleşecek.

Göteborg Sinema Şenliği Sanat Yöneticisi Jonas Holmberg, bu deneysel projenin İsveç sinemalarında uygulanan sıkı güvenlik önlemlerine bir tepki olarak ortaya çıktığını söyledi. Ülkede küçük sinema salonlarında azamî izleyici kapasitesi 50’ye düşürüldüğünde şenliği fiziki gösterimlerle gerçekleştirmeyi düşündüklerini söyleyen Holmberg, bu sayı 8’e düşürüldüğünde bu sınırlamayı varoluşsal bir aktifliğe çevirmeye karar verdiklerini belirtti. Holmberg, yalnızca sinemaları ve sinemacıları değil, bu yeni çağda nasıl sinema izlediğimizi de gündem hususu hâline getirmek istediklerini belirtti:

“Peter Noster büsbütün bu son yılda tüm dünyada pek çok kişinin deneyimlediği izolasyonla ilgili. Scandinavium’da ya da Draken Cinema’da büsbütün yalnız olmak ise insanların olağanda dolup taşan, şimdiyse terk edilmiş olan bu yerlerle olan ilgisiyle ilişkili.”

Cumhuriyet