Avukat Celal Ülgen, Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmede, emekli amirallerin yaptığı açıklamanın Anayasanın 26. unsurunda yer alan, “Herkes, fikir ve kanaatlerini kelam, yazı, fotoğraf yahut diğer yollarla tek başına yahut toplu olarak yayma hakkına sahiptir” kararıyla korunan “ifade özgürlüğü” çerçevesinde kıymetlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Ülgen, “Emekli amirallerin yaptığı davet ve yayımladığı duyuru bir darbe daveti değil, tam bilakis demokratik bir davettir. Amiraller bir yandan TSK içindeki cemaatlerin örgütlenmesini ve siyasette Montrö’nün tartışmaya açılabileceğini söyleyen görüşün eleştirisini yapmış ve buna duydukları tepkiyi lisana getirmişlerdir” dedi. Emekli amirallerin demokratik reaksiyonuna “iktidarın darbecilik kışkırtması ile saldırdığını” söyleyen Ülgen, “AKP medyası kumpas davaları ile yarım kalan hınçlarını ve öfkelerini anlaşılan bir sefer daha kusmayı ve emekli amirallerin sivil hayattaki demokratik yansılarını yanlış istikametlere çekmeyi ve bu sayede sıkışmış bulunan siyasi iktidara bir nefes borusu açmayı palanlamaktadırlar. Buradan, 104 emekli amiralin demokratik ve anayasal taleplerini öteki istikametlere çekerek, kendilerine ekmek sağlayacaklarını düşünmelerini de ne derece sıkışmış olduklarının göstergesidir” diye konuştu.
‘DAVA TÜREL GARABET OLUR’
Hukukçu Ömer Lütfü Avşar da mevzuyla ilgili Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmede, “Bildiride imzası bulunan isimlerin uzmanlık alanı denizcilik. Emekli amirallerin uzmanlık alanlarında bir açıklama yapması, anayasanın müdafaası altındaki fikir ve fikir hürriyetinin kullanılmasından ibarettir. Buradan darbe daveti çıkarmak o kadar zorlama bir efor ki bir sinema senaryosunda emekli askerlerin darbe teşebbüsünde bulunduğu yazılsa, komik olur” dedi. İktidardan gelen açıklamaların akabinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açtığı soruşturmaya da değinen Avşar, “İktidardan gelen açıklamalardan sonra başsavcılığın bu açıklamayı soruşturması doğaldır.
Ancak buradan bir davanın, kovuşturmanın çıkmasını düşünmek bile istemiyorum. Bu, bir tüzel garabet olur. Vazife başındayken isnat edilen duruma tevessül etmemiş, Ergenekon-Balyoz üzere davalarla misyonlarından haksız yere uzaklaştırılmış insanlara emekli olduktan sonra yalnızca bir açıklama yapmaları nedeniyle ‘Darbe çağrışımında bulunuyorlar’ denmesi, hukuk tanımazlığın göstergesi olur” diye konuştu.
‘HUKUK ÇELİŞKİSİ’ VURGUSU
Emekli amiraller hakkında soruşturma açılmasını pahalandıran hukukçu Kerem Altıparmak, hukuk sistemindeki çelişkilere dikkat çekti. Altıparmak toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bir uluslarası kontrattan, hem de Meclis onayı olmadan, çıkmak hukuka uygun lakin emekli memurların diğer bir mukaveleden çıkmayalım demesi kabahat. Anayasa Mahkemesi kapansın demek yasal lakin Montrö’den çıkmayalım demek kabahat. Ne kadar esnek ve öngörülemez bir hukukumuz var” sözlerini kullandı.
Cumhuriyet
