Kırsalda kalkınmaya büyük ehemmiyet veren İzmir Büyükşehir Belediyesi, üreticiye takviyesini sürdürüyor. Büyükşehir, yok olmaya yüz tutan manda yetiştiriciliğini yine canlandırarak, unutulan mozerella peynirini marka yapmak ve üreticinin eser yelpazesini genişletmek için
Tire’de eğitimlerini tamamlayan 2’si bayan toplam 10 üreticiye tescilli yerli ırk olan 33 Anadolu mandası hibe etti. Mehmetler Köyü’nde düzenlenen merasime İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, İzmir Köy-Koop Lideri Neptün Soyer, Tire Belediye Lideri Salih Atakan Duran, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay, İzmir Köy-Koop Müdürü Yasemin Güngör Engin, Boğaziçi Ziraî Kalkınma Kooperatif Lideri Hüseyin Çelik, Selçuk Ziraî Kalkınma Kooperatif Lideri Gürsu Özütürk, Mehmetler Köyü Muhtarı Hüseyin Dönmez, Büyükkale Köyü Muhtarı Neclet Küçük, üreticiler ve köylüler katıldı.
GÖKÇE: BÖLGENİN TABİATINA UYGUN ÜRETİM
Merasimde konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, Büyükşehir’in Tire’de yaptığı çalışmalara ait bilgi verdi. İlçede bugüne kadar 342 bin 700 adet meyve ve zeytin fidanı dağıtıldığını söyleyen Buğra Gökçe, “2020 yılının ikinci devrini kapsayan fidan dağıtımları ise bu hafta başladı. Bu kapsamda Tire’de 13 bin 220 adet badem, kiraz, ceviz, incir ve kestane fidanını üreticilerimize dağıtmaya başlıyoruz. Bu kadim üretimin, bölgenin tabiatına uygun üretimin devam etmesi demek. Bu meyve ve zerzevat fidanlarının büyümesi, sizin ömür kalitenizi artıracak. Tekrar burada istihdam edilecek, burada yaşayacak kadar para kazanmanızı sağlayacak bir öge haline gelmesi çok kıymetli” dedi.
“ORTAK MAKİNE PARKI”
Tire’de bugüne kadar 11 köyden 82 üreticiye 322 koyun, keçi dağıtıldığını söz eden Gökçe, “Yine 5 köyden 19 üreticiye 76’sı arılı olmak üzere toplam 114 kovan, 299 üreticiye ise 87 ana arı hibe edildi. Arıcılık bu bölgenin kıymetli faaliyetlerinden birisi. Büyükşehir Belediyesi arıcılığı desteklemeye ve büyütmeye devam ediyor.
Tekrar ilçede ziraî ekipmanın verimli kullanılması emeliyle ortak makine parkı kuruldu. Ortak makine parkıyla ilaçlama, havalı ekim makinesi, hayvan gübre serpme makinesi, kol parçalama makinesi ortak bir havuzda köylülerimizin muhtaçlığını karşılamak üzere bulunuyor. Bu ekipmanlara ulaşamayan, bunların hepsini satın alamayan yahut alması halinde verimli bir üretim yapamayacak köylümüze dayanak vermek gayesiyle yapıldı. Çalışma Türkiye’ye örnek olan işlerimizden yalnızca bir tanesi” dedi.
“SU MESELESİNE DİKKAT ÇEKTİ”
Buğra Gökçe konuşmasında İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in Küçük Menderes havzasında değerli bir sorunu da tespit ettiğini açıkladı. Gökçe, şunları söyledi: “ Daha evvel burası su sorunu yaşamayan bir yerdi. Lakin havzanın yüksek kesitlerinde bilhassa Beydağ ve Kiraz’dan başlamak üzere suyla ilgili çok kıymetli dert yaşıyoruz. Bu sorunun yaşanmasının sebeplerinden biri büyükbaş hayvan besiciliği. Aslında bu bölgenin üretimi küçükbaş hayvancılık üzerine şurası. Büyükbaş hayvancılık ve silaj önemli ölçüde su tüketilmesine neden oluyor. Bilhassa Kiraz’ın yüksek dağ köylerinde içme suyu bulma konusunda önemli meseleler yaşanmaya başladı. Beydağ’ın kimi köylerinde de bu sorun yaşanıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bundan kurtulmak için kapsamlı bir program ha zırladı. Bu sorunun önüne geçmek için bir yandan da küçükbaş hayvancılığı desteklemek gerekiyor. Küçükbaş üretiminin destekleneceği meralarda ve buna uygun bitkilerin gelişmesi de değerli.”
“KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIĞI DESTEKLEYECEĞİZ”
Küçükbaş hayvancılık eserlerinin alım garantisini verme konusunda Lider Tunç Soyer’in bir projesinin olduğunu da tabir eden Buğra Gökçe, “Yakın vakitte buna ait hazırlığımızı duyuracağız. Böylelikle küçükbaş hayvancılığa ait daha kapsamlı destekleme alımları yapma istikametinde değerli muştuyu sizinle paylaşmak isterim” diye konuştu. Küçükbaş hayvancılığın bölgede daha fazla büyümesini istediklerini aktaran Gökçe, Büyükşehir olarak bunun gelişmesi için dayanak vermeyi sürdüreceklerini açıkladı.
Manda yetiştiriciliğinin kentte unutulduğunu söz eden Gökçe, “Unuttuğumuz yahut kaybettiğimiz bir gelenek. Meğer Anadolu’dan Avrupa’ya gitmiş ve orada mozerella peyniri diye bunun sütünden yapılmış peynir ve tatlının Avrupa’da sofraları süsleyerek büyük katma kıymet yarattığını biliyoruz. Halbuki bu Anadolu’nun çeşidi. Bu bölgenin doğal niteliklerine uygun yetişen bir varlık ancak biz bunu etap aşama kaybettik” dedi.
Gökçe, “Şimdi liderimiz ‘İzmir mozerellası yapacağız’ diye çok değerli bir vizyon ortaya koydu. Manda ırkını büyütmek için çalışıyoruz. Ancak bu sizlerin sahip çıkmasıyla büyüyebilecek bir şey. Tek başına biz bunu dağıttığımız anda burada bir anda hayat bahar olmayacak. Her şey çabucak olmayacak. Lakin siz buna sahip çıkarsanız, bu eserin değerini bilirseniz, bunun büyümesini sağlarsanız biz sütünüzü heba etmeyeceğiz. Yakın vakitte da Bayırndır’da belediyemizin bir toprağında kapsamlı bir uht tesisi kuracağız. Bu sütlerin tümünü burada işlemeyi, sizin mandalarınızın sütünden mozerella yapmayı, bunu da hem ulusal hem de memleketler arası alana, pazarlamayı düşünüyoruz. Ürettiğiniz sütü ve hayvansal eserleri almayı garanti ediyoruz. Siz burada bu üretime devam edin, liderimiz sizin gerinizde durac ak. Biz bu eserleri alacağız. İzmirliyle ve Türkiye’deki tüm vatandaşların yanı sra yurtdışıyla paylaşacağız. İzmir mozerellasını dünyaya marka yapacağız. Bunun anahtarı sizin elinizde. Bugün dağıtılan mandalardan elde edilecek süt, bu kapının anahtarı olacak” diye konuştu.
“DAHA AZ SU TÜKETİMİ DAHA ÇOK KAZANÇ”
İzmir Köy-Koop Lideri Neptün Soyer de hayvansal üretimde sürekliliğin sağlanabilmesi için ülkelerin öncelikle var olan kaynaklarını en verimli formda kullanacak çalışmalar içinde olmasının gerekliliğine dikkat çekti. Anadolu’nun bilinen lakin yok olan mandasının tekrar yuvalarına kavuştuğunu kaydeden Soyer, “İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in ‘Başka Bir Tarım mümkün’ vizyonuyla üreticiye verdiği bu takviye biz kooperatif ortaklarını güçlendiriyor. Ayrıyeten üretime dönmemizi sağlıyor. Sığır yetiştiriciliğine nazaran manda daha az kesif yem tüketir. Bu da daha düşük maliyetler, daha az su tüketimi ve daha çok kar demektir” tabirlerini kullandı.
“MANDACILIK YİNE CANLANACAK”
Tire Belediye Lideri Salih Atakan Duran ise yaptığı konuşmada, şunları söyledi: “Büyükşehir Belediye Liderimiz sayın Tunç Soyer’in çok hoş bir amacı var. liderimiz ‘Çiftçi çocukları da sağda solda minimum fiyatla çalışmak yerine, ben de babam üzere çiftçi olacağım diyerek işine, köyüne ve tarlasına sahip çıkacak’ demişti. İşte bugün burada sayın liderimizin ortaya koyduğu bu büyük gaye için bir basamak daha kaydetmiş olmanın memnunluğu içerisindeyiz. Bölgemizin kadim hayvanlarından olan mandacılığı burada tekrar canlandırmak için çalışan Büyükşehir Belediye Liderimiz sayın Tunç Soyer ve tüm belediye ünitelerine teşekkür ediyorum. Uygun ki varsınız. Bunun artarak devam edeceğini biliyorum.”
“KÖYLERİMİZ YİNE YAŞANIR HALE GELMELİ”
Boğaziçi Ziraî Kalkınma Kooperatif Lideri Hüseyin Çelik de köylerin yine yaşanılabilir bir hale gelmesini istediklerini belirterek, “Küçüklüğümüzde bizim burada inekler vardı. O hayalimizin tekrar gerçekleşmesi, yine mandalarımıza kavuşmak bizleri çok keyifli etti. Bunun köyümüze değişik bir hava vereceğini düşünüyorum. Bundan sonrası artık bize ilişkin. Benim bir hayalim daha var. Onlarca çocuk burada dolaşsın istiyorum. Köylerimizi tekrar yaşanır hale getirmek istiyorum. Manda da bunun bir nedeni olacak inşallah” dedi. Konuşmaların akabinde eğitimlere katılanlara sertifikaları verildi. Mehmetler Köyü’nde 5, Halkapınar Köyü’nden 5 köylü, çekilen kuralarla mandalarına kavuştu.
Cumhuriyet
