Amerika ve Çin’de yapılan araştırmalara nazaran 65 santigrat derece sıcaklığın üzerinde tüketilen çay, yemek borusu kanseri riski artırıyor. Çin’de 456 bin kişi üzerinde araştırma yapıldığını belirten Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Kısmından Prof. Dr. Vedat Göral, “Bu bireyler yıllarca takip edilmiş. Takip edilen hadiselerde 65 derece ve üstündeki sıcaklıktaki içeceklerin yemek borusu kanseri riskini artırdığını göstermiş. 65 santigrat dereceyi aşmamak gerekiyor. Amerika’da ise 50 bini aşan kişi takip edilmiş burada da tekrar tıpkı sonuç görülmüş” diye konuştu.
BERABERİNDE ALKOL VE SİGARA KULLANIMI VARSA DİKKAT
Yemek borusu kanserinin görülme oranlarını hatırlatan Prof. Dr. Vedat Göral, “Dünyada kimi otoritelere nazaran 6, kimilerine nazaran ise 8’inci sırada mevt nedeni. Hasebiyle önemli bir hastalık. Genetik alt yapısı var fakat tetikleyen faktörler mevcut. Yapılan çalışmalara nazaran Türkiye’nin doğusunda Çin, Kazakistan, Tacikistan, Özbekistan’da çok fazla sayıda çay ve sıcak içecekler tüketildiğinden yemek borusu kanseri çok sık görülüyor. Bilhassa 65 santigrat derece ve üstündeki sıcaklıkta çay tüketildiğinde yemek borusu kanseri riskinin arttığı gösterilmiş. Beraberinde sigara içiliyor ve alkol tüketiliyorsa bu risk daha da artıyor. Sigara içenler bir de sıcak çayı fazlaca tüketiyorsa kanser riski 2 kat hem sigara hem sıcak çay hem de alkol varsa risk 5 kat artıyor” sözlerini kullandı.
“İÇMEDEN EVVEL ÇAYI 3-4 DAKİKA BEKLETİN”
Yemek borusundaki yaraların kansere yer hazırladığını anlatan Prof. Dr. Göral, “Dolayısıyla elimize dahi alamadığımız, cildimize döküldüğünde yanan bir çayı biz çabucak içiyoruz ve yemek borusu ızdırap çekiyor. Hasebiyle içmeden 3-4 dakika kadar çayı bekletmek gerekiyor. Çok fazla sıcak içecek tüketildiğinde yemek borusunda yaralar meydana geliyor. Şayet bu kronik bir hale geliyorsa uzun devirde kanserin de bir tetikleyicisi olabilir. Ancak beraberinde sigara ve alkol tüketimi bunu daha da artırıyor. Türkiye’nin doğusunda bilhassa Erzurum ve Van’da çok fazla sıcak çay tüketiliyor. Erzurum’da bilindiği üzere kıtlama çay meşhur ve günde 30 bardak çay içen beşerler var. Yanında sigara, yaş ve genetik faktörler olunca bu tetikleyici faktör olabilir. Çayın ölçüsünü abartmadan her şeyi dozunda tüketmek gerekiyor. Günde 3-4 fincanı geçmemeyi öneririz” ihtarında bulundu.
“SOĞUK DA RİSK TAŞIYOR”
Sıcak kadar soğuk içecekler konusunda da uyaran Prof. Dr. Göral, “Soğuk içeceklerinde ziyanlı olduğunu söyleyebiliriz. Bunlar yemek borusu ve midede iltihaba yol açacaktır. Bilhassa akut gastrit tablosu ortaya çıkabilir, midede çok asit salgısı görülür. Bu durum gastrit ve reflüyü tetikleyecektir. Bazen de çok sıcak tükettikten sonra üzerine soğuk su içilebiliyor. Bunun sonrasında da yemek borusunda yaralar görülebiliyor. Bu yaralar da kansere gidişi hızlandırabiliyor” tabirlerini kullandı.
EN DEĞERLİ BELİRTİSİ YUTMA ZAHMETİ
Yemek borusu kanseri belirtilerine dikkat çeken Prof. Dr. Göral, şunları söyledi:
“En değerli belirti yutma güçlüğüdür. Bu türlü bir anda çabucak tabibe başvurulmasını öneriyoruz. Bilhassa erkek cinsiyet, sigara kullanımı, alkol ve sıcak çay tüketimi fazlaysa çabucak tabibe başvurmak gerekir. Burada yapılacak endoskopi ile yemek borusu kanseri çabucak teşhis ediliyor. Tedavisini de biyopsi sonucuna nazaran yapıyoruz. Günümüzde çok iyi tedaviler mevcut. Bazen de ameliyat gerekebiliyor.”
Cumhuriyet
