5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, mağdur B.Ü’nün annesi tutuksuz sanık T.Ü, müşteki baba Ö.Ü. ve taraf avukatları hazır bulundu. Mağdur B.Ü’nün teyzesi tutuksuz sanık A.A. ve birlikte yaşadığı tutuksuz sanık H.Ş. ise duruşmaya Ses ve Manzara Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Duruşma savcısı mütalaasında sanık H.Ş’nin, “nitelikli cinsel istismar” ve “kişiyi hürriyetinden mahrum kılma” kabahatlerinden cezalandırılmasını, öteki 2 sanığın ise beraatini talep etti.
Sanık T.Ü. savunmasında, üniversite okuyan çocuğu B.Ü’nün şizofren hastası olduğunu, tedavisi için alternatif tıbba da başvurduklarını, bu kapsamda sanık H.Ş’nin kızı için “muska yapmak” amacıyla kendisini de telefonla aradığını öne sürdü.
Kendisinin de gittiği bir otelde gerçekleştiği sav edilen cinsel istismar hakkında rastgele bir bilgi ve görgüsü olmadığını belirten T.Ü, beraatini istedi. Suçlamaları reddeden H.Ş. ise cinsel istismarda bulunmadığını savunarak beraatini talep etti.
“NE YAPARSA KARIŞMA” SAVI
Sanık H.Ş. ile yaşayan mağdurun teyzesi A.A. ise mağdura, “H.Ş. ne yaparsa karışma” tarafında bir telkinde bulunduğu argümanının yanlışsız olmadığını ve 5 yıldır yaşadığı eşine güvendiğini belirterek beraat talebinde bulundu.
Mağdurun babası Ö.Ü. ise üniversite okuyan kızının cinsel istismara uğradığını kızının kendisine attığı ileti ile öğrendiğini anlattı. Tüm sanıklardan şikayetçi olduğunu kaydeden baba, en ağır biçimde cezalandırılmalarını istedi.
Mahkeme heyeti, sanık H.Ş’ye “nitelikli cinsel istismar” hatasından 18 yıl, “kişiyi hürriyetinden mahrum kılma” kabahatinden ise 5 yıl 3 ay mahpus cezası vererek, tutuklanmasına karar verdi. Heyet, öbür 2 sanığın ise beraatine hükmetti.
Cumhuriyet
