Mersin’de kaybolduktan 10 gün sonra 7 kilometre uzakta bir dağ başında cansız vücudu bulunan Müslüme Yağal’ın vefatıyla ilgili yeni tezler ortaya atıldı. Teze nazaran, Müslüme’nin tutuklanan dedesinin, Müslüme’yi traktör ile götürdüğü ve bunu gören bölgedeki çocukları da tehdit ettiği belirtildi. Tezde, dedenin daha evvelce aileden bir isme tecavüz ettiği için tutuklandığı belirtildi.
Odatv’den Fethi Yılmaz’a konuşan emekli Polis Müdür Feramuz Erdin, Müslüme Yağal’ın vefatına ait dikkat çeken tezlerde bulundu.
Müslüme’nin kaybolmasının akabinde yaşanan süreci pahalandıran Erdin, “İlk arama akşam saatlerine kalıyor. Akşam saatlerinde bir çocuğun kendi başına o tabiat kaidelerinde, kendi fizyolojik pozisyonu prestijiyle (adımı, takati, yaşı) çok uzağa gitmiş olması mümkün değil. Gece o sessizlikte sizi duyduğunda reaksiyon verir. Bunu herkes bilir” dedi.
“BÜTÜN İHTİMALLER ÇOCUĞUN KAÇIRILDIĞI ÜZERİNE”
Erdin, “Eğer bu olmadıysa çabucak akıllara soru işareti gelmesi lazımdı, bu çocukta sorun var diye. ‘Acaba yaban hayvanları tarafından parçalanmış olabilir mi?’ diye düşünmeniz gerekebilir. Sonraki gün köpeklerin devreye alındığı biliniyor. Köpekler çok faal… O kişi ceset de olsa, bir halde yaşıyor da olsa köpekler çok rahat bulabilir. Şayet köpek aramasından bir sonuç alınmadı ise bütün ihtimaller bu çocuğun kaçırıldığı üzerinedir. Zira çocuk olağan yollarla oradan gitmemiştir” diye konuştu.
“GÖRENLER VAR, DEDE TEHDİT ETMİŞ”
Müslüme’nin birinci olarak dedesi tarafından traktörle cesedin bulunduğu bölgeye yakın bir yere götürüldüğünü ve olayın diğer çocuklar tarafından görüldüğünü öne süren Erdin, dedenin kendisini gören çocuklara vefat tehditleri savurduğunu söyledi.
“CANLI BULUNABİLİRDİ”
Birinci gün kaybolma ihtimalinin ortadan kalktığı için kaçırılma ihtimalinin düşünülmesi durumunda geniş çaplı bir operasyon başlatılması gerektiğini belirten Erdin, bütün komşu köylerin, konutların sorgulanması gerektiğini, gören şahısların çocuk olduğu için her ne olursa olsun olayla ilgili konuşucaklarını söyledi. Erdin ayrıyeten bu adımların atılması sonucunda Müslüme’nin sağ olarak bulanabilme ihtimali de olduğunu söyledi.
Erdin, Müslüme’nin cesedinin bir yurttaş tarafından bulunduğunu ve bu yurttaşın tabirinde cesedin alt tarafının yarı çıplak bir formda çalılığın altında olduğu, elbiselerin ise etrafta saçılmış bir biçimde bulduğunu söylediğini açıkladı.
“BOYNUNDA DEDENİN DNA’SI BULUNDU”
Erdin, olay yeri inceleme takımlarının yaptığı incelemenin akabinde Müslüme’nin cesedinde, boyun kısmında dedesinin DNA’sının bulunduğu ve bu durumun birinci bakışta dedeyi hatalı üzere gösterdiğini lakin küçük çocuğun nasıl öldüğüne dair bir bilgi olmadığını söyledi.
“BAŞKA BİR TECAVÜZDEN ÖTÜRÜ TUTUKLANDI”
Erdin, dedenin Müslüme’nin meyyit bulunmasından ötürü değil, daha evvel aile içindeki bir bir tecavüzden ötürü tutuklandığını söyledi.
Cesette bulunan DNA’nın çocuğa karşı bir istismar göstergesi olmadığını belirten Erdin, en büyük şüphelinin yeniden de dede olduğunu belirtti.
Cumhuriyet
