Sarıgül, partisinin haftalık MKYK toplantısı öncesi Genel Merkez’de yaptığı basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 106. yıl dönümüne ait konuşan Sarıgül, büyük kumandan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının önünde minnetle ve hürmetle eğildiklerini söyledi. Sarıgül, “253 bin şehit olmasa idi, bugün ne devletimiz kalırdı ne cumhuriyetimiz. Onlara çok şey borçluyuz. Minnet ve şükranlarımızı, hudut ve bayrak birliğimizi vefatına koruyarak göstereceğiz.” tabirini kullandı.
Parti olarak, Atatürk milliyetçiliğini savunduklarını ve bunu ön planda tuttuklarını vurgulayan Sarıgül, “Atatürk’ün askeri olmaktan da bir sefer daha gurur duyuyoruz.” diye konuştu.
“KEŞKE PARTİLERİMİZ HER TÜRLÜ CÜRÜM ÖRGÜTÜ İLE ORTASINA UZAKLIK KOYSA”
Sarıgül, HDP’nin kapatılması istemli davaya ait şu değerlendirmelerde bulundu:
“Keşke, ülkemde hiçbir parti mahkeme kararı ile kapatılmasa. Keşke, demokrasinin vazgeçilmez ögeleri olan partileri, millet isteği ile kursa ve tekrar millet oyları ile kapatsa. Keşke, partilerimiz demokrasinin kendilerine sunduğu gücü, vatanın ve milletin bütünlüğü için kullansa. Keşke partilerimiz her türlü hata örgütü ile ortasına aralık koysa. Keşke anayasaya karşı olan her aksiyonu kınasa, lanetlese ve keşke partilerimiz vatan, bayrak, millet ve beraberlik için, yalnızca bunlar için çalışsa. Keşke hiçbir partimiz mahkeme kapılarına düşmeden gençlerimize örnek çalışmalar yapsa.”
HDP’nin kapatılması konusunun artık siyasetçilerin tartışacağı bir mevzu olmaktan çıktığını belirten Sarıgül, “Konu, Şanlı Mahkeme’nin önündedir. İnanıyorum ki mahkeme en gerçek, en adil kararı verecektir. Aziz Mahkememiz, bu üniversal hukuk istikrarını bularak en gerçek kararı verecektir.” dedi.
İşin bir de siyasi boyutunun bulunduğunu ileri süren Sarıgül, “Çözüm bulamadığınız her hususta kurumların kapatılmasını istek etmek hakikat bir yaklaşım değildir. İktidarın misyonu tahlil getirmektir, hukuk içinde demokratik kurallar içerisinde sorunu çözmektir.” görüşünü paylaştı.
Sarıgül, Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerindeki yurttaşların beklentilerine de dikkati çekerek, “O bölgedeki insanları kucaklayarak, anlayarak, büyük yatırımları o bölgelere kaydırarak, işsizliği çözerek, terörü en alta çekebiliriz.” diye konuştu.
“TDP, TABANDAN GELEN BİR DALGADIR”
Konuşmasının akabinde bir gazetecinin “CHP’den istifalar olmaya başladı, partinize istifa edenlerden gelen oldu mu?” sorusu üzerine Sarıgül, şunları kaydetti:
“Partimiz çok süratli bir halde teşkilatlanmaya devam ediyor. Bizim örgütlerimiz yok, bizim teşkilatlarımız var. Her siyasi partiden bize ağır bir formda iştirak olduğunu görüyorum. Toplumsal demokrat seçmen içerisinde yapılan bir araştırmada, bizim oyumuz 3,1-3,7 ortasında göstermiş ve yüzde 17 vatandaş da ‘TDP’ye oy veririm’ tercihinde bulunmuş. Türkiye Değişim Partisi, Büyük Kurultayı’nı yaptıktan sonra çığ üzere büyüyecektir. TDP, tabandan gelen bir dalgadır.”
“CHP’den istifaların temel münasebeti olarak muhakkak bir çizgiden kayma ve HDP ile yakınlaşma olarak gösteriliyor, nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise Sarıgül, “Biz, Atatürk’ümüzün askeri olmaktan gurur duyuyoruz. Birtakım siyasi partiler, Atatürk’ün askeri olmaktan imtina ediyorlar. Türkiye Değişim Partisi’nde vazife alan bütün arkadaşlarımız, Atatürk’ün askeri olmaktan da erdem duyuyor.” karşılığını verdi.
Cumhuriyet
