Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni koronavirüs önlemlerini açıklamasının akabinde meskenlerinde besin stoku yapmayı düşünenlerin yanıldığını belirten TPF İdare Şurası Lideri Ömer Düzgün, salgının yayılmasını önlemek emeliyle alınan önlemlere uyulması gerektiğinin daha kıymetli olduğunu vurguladı.
Dünyayı tesiri altına alan korona salgını nedeniyle yeni kısıtlamaların getirildiği Türkiye’de halkın besin eseri ve paklık materyali almak için marketlere akın etmemesini isteyen Düzgün, “İsteyen istediği kadar besin ve paklık unsuru bulacaktır. Kimse panik yapmasın. Halkımızdan bizim de istediğimiz hükümetimizin aldığı kuralları harfiyen uygulamak. Bizim tekliflerimiz alışveriş saatlerini günün her saatine bölelim. Mesai çıkış saatlerinde değil, saat 20.00’ye kadar açık olacağımız için son saate bırakmadan günün her saatinde alışveriş yapılmalı. Evvelce ne alacağımızı belirlemek lazım. Süratli alışverişi yaparak mağazadan konuta gitmek lazım. Bunlar çok değerli önlemler. Tüketicilerimiz stok manada sorun yaşamayacağımızı bilsinler. Daha evvel bu türlü bir deneyim yaşadık. Tüketici o vakit panik havasındaydı. O vakit ferdî eserlerimizde bilhassa kolonyada eza yaşadık, sonra o da çözüldü. Bugün artık tüketicimize hiçbir külfet yaşatmadan gerekli önlemleri alarak hizmete hazırız. Türkiye besin noktasında üretici bir ülkedir. Topraktan üretiyor. Hiçbir sorun yaşamayacağız, meskenlerde stoğa gerek yok. Tahminen tüketici mağazaya sık gelmemek için paklık eserlerinde, güçlü besin eserlerinde muhtaçlığını toptan alabilir. Buna stok denilmez. Eser bulamama mantığıyla stok yapılıyorsa buna gerek yok” diye konuştu.
AHENK SAĞLAMALIYIZ Kİ; DAHA SERT ÖNLEMLERLE KARŞILAŞMAYALIM
Sıhhat Bilim Konseyi’nin teklifleri ile devletin kararlar aldığını kelamlarına ekleyen Türkiye Perakendeciler Federasyonu İdare Heyeti Lideri Ömer Düzgün, şunları söyledi:
“Bize düşen, kararları uygulama noktasında sahip çıkmak, harfi harfiyen uymaktır. Perakende konusunda bir sıkıntıyla karşılaşmayacağımız kanaatindeyim. Hem bizim hem de tüketicilerin uyması gereken değerli birtakım kurallar var. Bu kurallara uyarsak ilerleyen periyotlarda hadiseler artmaz. Ona şimdiden mani olmak için bunlar yapılıyor. Biz de buna ayak uydurmalı, ahenk sağlamalıyız ki; daha sert önlemlerle karşılaşmayalım. Bu manada ne yapmamız gerekiyor; tüketicilerin mağazalara geldiği vakit hijyen kurallarına uymaları gerekiyor. Bizler mağazalarımızda bu ahengi gösteriyoruz. Tüketicilerimizin paketli olmayan eserlerde eldiven kullanmalarını dilek ediyoruz. Paketli eserlerde göz teması kurarak eseri tercih etmeleri, her vakit hijyen manasında çok daha iyi olur. Maske olmazsa olmazımız. Alışveriş yaparken toplumsal aralığa ahenk her tüketicinin, bireyin alışveriş yaparken olsun, dışarda gezerken bu kurala ahenk sağlaması gerekiyor. Alışverişe gelirken tüketicilerimizin aile uzunluğu çoluk çocuk alışverişe gelmelerini önermiyorum. Çocukların meskende kalması, mümkünse ortamda kalabalık oluşturmayacağı için daha mantıklı olacaktır. Öteki bir teklifimiz alışveriş saatlerini günün her saatine bölmeleri. Mesai çıkış saatlerinde değil, akşam 20.00’ye kadar açık olacağımız için son saate bırakmadan günün her saatinde alışveriş yapmalarını öneriyoruz. Evvelden ne alacağımızı belirlemek, süratli alışveriş yaparak mağazadan meskene gitmek lazım. Bunlar çok değerli önlemler. Biz kendi kesimimiz için çalışma düzenlemesi diyoruz lakin büsbütün kapalı olan bölümler var bunları da düşünmek lazım. Tüm vatandaşlardan ricam vatandaşlık misyonudur. Ekonomimizin geleceği için, istihdam sorunu yaşamamak için tüm kurallara uyarsak geleceğimiz daha aydınlık ve hoş olur diye düşünüyorum.”
Cumhuriyet
