İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, 13-19 Eylül tarihleri ortasında kutlanan 34. Ahilik Haftası kapsamında İzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (İESOB) Lideri Zekeriya Memnun ve Ahilik Komitesi üyeleriyle bir ortaya geldi. Heyeti makamında ağırlayan Lider Tunç Soyer, “Ahilik Haftası bizim için çok kıymetli. Geleneklerimizdeki ‘orta sandığı’ İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hayata geçirdiği ‘Bir Kira Bir Yuva’ hareketi üzere. Ahilikte rahmet var. Birbirine takviye olmak var. En değerli detayı da şahsiyetle ilgili değil, toplumla, toplumsal yararla ilgili olması” biçiminde konuştu. Gelecek kuşaklara ahilik kültürünün aktarılması gerektiğine değinen Soyer “Size ne kadar minnettar olsak az. Köksüz bir gelecek düşünülemez. Türkiye’de toplumsal harç esnaftır. Harç zayıflarsa o devlet çöker. İzmir Büyükşehir Belediyesi esnafla el ele olmaya devam edecek. Büyükşehir yalnızca pandemi periyodunda esnafın borç defterini kapatmayacak, her kederinde yanında olacak” dedi.
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Lideri Zekeriya Memnun ise Lider Tunç Soyer’e pandemi periyodunda esnafa olan katkısından ötürü teşekkür ederek “Bizlere sahip çıkmanız çok bedelli. İyi ki varsınız. Birlikte ahilik ideolojisini yaşatmak için uğraş sarf edeceğiz. Ahiliğin unutulmaması için elimizden geleni yapacağız” dedi. Başkanlık makamındaki ziyarete ayrıyeten İzmir Vali Yardımcısı Hikmet Dengeşik, İzmir Vilayet Ticaret Müdürü Şahin Ersü, İESOB İdare Şurası üyeleri ve bu yılın ahisi Ali Sabri İlkmen ve kalfası Yakup Kaplan da katıldı.
Ziyaretin akabinde İzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odası’ndaki Şed Kuşatma Töreni’ne katılan Lider Soyer, “Harama bakma, haram yeme, hakikat, sabırlı, sağlam ol, palavra söyleme, kimseyi kandırma, kanaatkâr ol, dünya malına tamah etme, yanlış ölçme, eksik tartma, kuvvetli ve üstün durumdayken affetmesini, hiddetli iken yumuşak davranmasını bil, cömert ol, kendin muhtaç iken bile diğerlerine ver. Bu ahilik öğretisi bizlere iyi bir esnaf ve iyi bir insan olmanın bugün de tümüyle geçerli olan sırlarını tanım ediyor” dedi. Ahiliğin bugün alıştığımızdan çok farklı bir ekonomik model içerdiğini vurgulayan Soyer kelamlarını şöyle sürdürdü: “Ekonomik gelişimi maddiyata değil kültürel bir temele yaslıyor. Yalnızca ne yapacağımızı değil nasıl yapmamız gerektiğini de telkin ediyor. Ahilikte iktisadın odağı bireyin yahut bir zümre nin zenginliği değil, toplumsal rahmettir. Ahilik kültürü bunu başarabilmek için refahın adil bir halde paylaşıldığı pahalar, asıllar ve somut araçlar ortaya koyuyor.”
Cumhuriyet
