Türkşeker’in yaptığı zam, şekeri hammadde olarak kullanan gıda sektörünü etkileyecek
Bir müddettir ziyanına satış yapan Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ’nin (Türkşeker) şekere yaptığı yüzde 25 artırım, besin bölümünü etkileyecek. Şeker dalında belirleyici olan Türkşeker’in artırımı sonrasında özel daldaki fabrikaların da birebir oranda artırım yapması bekleniyor. Şekeri hammadde olarak kullanan besin kesiminde fiyatların artacağı ve enflasyona olumsuz tesir yapacağı belirtiliyor.
Bir müddettir piyasada şeker problemi yaşanıyordu. Artan maliyetlere rağmen artırım yapılmadığı için Türkşeker, ziyanına satış yapıyordu. Hafta sonunda Türkşeker, Cumhurbaşkanı kararı ile Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ilgili kuruluşu yapıldı. Akabinde da şekere yüzde 25 artırım geldi. Artırım sonrası şekerin fabrika çıkış fiyatı 5.30 TL oldu. Dün piyasada 1 kg toz şeker 5.85 TL ile 8.75 TL ortasında satıldı.
Türkşeker ülke genelindeki 15 fabrikası ile bölümde belirleyici pozisyonda. Bu nedenle Türkşeker’in fabrika çıkış fiyatına yaptığı yüzde 25 oranındaki artırım, özel dal tarafından üretilen şekeri de etkileyecek. Bu fabrikaların da tıpkı oranda artırım yapmaları bekleniyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Tarım ve Köyişleri Komitesi üyesi, CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, Türkşeker’in Türkiye Varlık Fonu’na devredildikten sonra içi düzgünce boşaltılmış bir kurum olduğunu söyledi. Başevirgen, “Artan maliyetlere rağmen ziyanına şeker satarak, besin enflasyonunu düşürmek ve piyasayı regüle etmek mazeretiyle çiftçiden aldığı hububat ve bakliyatı daha ucuza birilerine satarak ziyanı uygunca büyüttü” dedi.
İDARE KONSEYİ ‘KURTARILDI’
Türkşeker özelleştirme kapsamına alınırken, oluşabilecek ziyanların karşılanması konusunda şirket idare heyetinin yetkilendirildiğini belirten Başevirgen, şunları söyledi:
“Başka bir deyişle devlet bütçesinden Türkşeker’e misyon ziyanı ödenmesine imkân sağlayan tüm mevzuatlar yürürlükten kaldırılmıştı. Yani oluşan bu ziyanların Türkşeker İdare Konseyi yahut sonradan dahil olduğu Varlık Fonu tarafından karşılanması gerekiyordu. Bu yüzden üç ay geçmesine karşın idare heyeti oluşturulmadı ve hazırda bütçesi olan bir bakanlığa (Tarım ve Orman Bakanlığı) ilgili kuruluş olarak bağlanarak zararın sorumlularını da bu yükten kurtarmış oldular.”
Cumhuriyet
