Prof. Dr. Hasan Bilgili, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nde öğretim üyesi olduğu 2019 yılı Nisan ayında, kendisine ilişkin hayvan hastanesinde çalışan veteriner Ç.B.’ye cinsel akında bulunduğu savıyla gözaltına alınıp tutuklandı, daha sonra savcılık tarafından re’sen tahliye edildi.
Olayla ilgili idari soruşturma kapsamında üniversitedeki vazifesinden çıkarılan Bilgili ile yardımcısı veteriner tabip Serkan Durmaz hakkında ‘cinsel istismar’, jinekolog Dr. Hüseyin Şenyurt hakkında ‘delilleri yok etme’ cürmünden dava açıldı. Tutuksuz 3 sanığın Ankara 31’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanması sürüyor.
İKİNCİ DAVA ASLİYE CEZA MAHKEMESİNDE
Cinsel istismarla ilgili görülen davada sanık Serkan Durmaz, olay günü Ç.B.’ye alkolün tesirinden kurtulması için damar yolu açarak serum verdiğini söylemişti. Ç.B.’nin avukatı, Durmaz hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına, cinsel akın kabahatinden sonra müştekiyi etkisiz hale getirmek emeliyle damar yolu açarak, serum enjekte ettiği tarafında şikayette bulundu. Yürütülen soruşturma kapsamında, Serkan D. hakkında ‘Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Biçimi İcrasına Dair Kanun’a karşıtlık (yetkisiz tıbbi müdahale) hatasından 5 yıl mahpus istemiyle ikinci dava açıldı.
‘AMACIM YARDIM ETMEKTİ’
Ankara 45’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde tutuksuz yargılanan Serkan Durmaz, “Damar yolu açıp, serum taktım. Serumun içinde izotonik tuzlu su vardı. Bu süreci yaparken şuuru yerindeydi. Alkol komasında değildi. Ben de sıhhat grubu çağırmak yerine durumun acil olduğunu düşünerek süreci kendim yaptım. Bu süreci yapmamam gerektiğini bilmiyordum. Gayem yardım etmekti. Hata sürece kastı ile hareket etmedim. Beraatımı talep ediyorum” tabirlerini kullandı.
Sanık avukatı da müvekkilinin, müştekinin bilgisi dahilinde alkolün tesirinden kurtulabilmesi için serumla yalnızca izotonik su verdiğini, öteki rastgele bir ilaç vermediğini argüman ederek, müvekkilinin bu aksiyonunun birinci yardım yönetmeliği kapsamında kıymetlendirilmesi gerektiğini söyledi.
‘SERUMU ÇIKARMAK İSTEDİĞİMDE SANIK HAKARET ETTİ’
Ç.B. ise o gece Hasan Bilgili tarafından zorla alkol içirilerek cinsel istismara uğradığını belirterek, “Uğramış olduğum akının tesiriyle kendimden geçmişim. Gözlerimi açtığımda nöbetçi veteriner odasında koltukta uzanır vaziyette kendime geldim. Koluma damar yolu açılmış ve serum takılmış olduğunu gördüm.
Odada propofol isimli ilacı gördüm. Daha evvel bu odada ne serum ne de bu ilacın bulunduğunu görmedim. Serumu çıkarmak istediğimde sanık bana küfür ve hakaret etmeye başladı. ‘Bizim elimiz kolumuz uzundur, seni öldürürüz’ dedi. Bana zorla damar yolu açarak serum veren sanıktan şikayetçiyim” dedi.
Ç.B.’nin avukatı da, hareketin kolay bir serum takma olayı olmadığını, kabahati örtbas etme gayesiyle yapıldığını belirterek sanığın cezalandırılmasını istedi.
MAHKEME, İSİMLİ TIP KURUMU’NDA GÖRÜŞ SORDU
Orta kararını açıklayan mahkeme, evrakın İstanbul İsimli Tıp Kurumu’na gönderilerek, sanığa isnat edilen damar yolu açma ve serum enjekte etme aksiyonunun hasta tedavi etme kapsamında ve sanığın yetkisi dahilinde olup olmadığı konusunda görüş sorulmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Cumhuriyet
