5 Mart 2009’da Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde düşen ve içerisinde bulunan BBP Genel Lideri Muhsin Yazıcıoğlu, Erhan Üstündağ, Yüksel Yancı, Murat Çetinkaya, İsmail Güneş ve helikopter pilotu Mustafa Kaya İstektepe’nin hayatını kaybetmesiyle ilgili vazifesi ‘kötüye kullanmak’ cürmünden yargılanan periyodun Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Dursun Özmen,Dursun Özmen, son sefer hâkim karşısına çıktı.
Kahramanmaraş 1’inci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya Muhsin Yazıcıoğlu’nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, oğlu Furkan Yazıcıoğlu, ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu, ablası Mavuş Ocak ile avukatlar ve partililer katıldı. Özmen ise mahkeme salonuna FETÖ’den hükümlü olduğu cezaevinden SEGBİS sistemiyle bağlandı.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ, BERAAT İSTEDİ
Son kelamları sorulan Özmen, günah keçisi yapıldığını, hatasız olduğunu ve duruşma sonunda beraat edeceğine inandığını söyledi. Suçsuz olduğuna vicdanen inandığını söz eden Özmen, helikopterin düşmesinin akabinde helikopter ve içerisindeki şahıslarla ilgili bilgilerin yer aldığı 1 nolu bilgi notunu hazırlatıp şube müdürü İsmail Duman’ın talimatıyla İstihbarat Daire Başkanlığı’na ve etraf vilayetlere gönderdiğini belirtti. Bu notun akabinde Kayseri Valisi Mevlüt Bilici’nin açıklama yaptığını fakat valinin açıklamalarıyla kendisinin gönderdiği bilgi notunun çok farklı olduğunu söyledi. Vali Mevlüt Bilici’nin açıklaması esnasında gönderdiği bilgi notundan öteki bilgi notu göndermediğini kaydeden Özmen, birinci bilgi notunda da Yazıcıoğlu’nun sağ olduğu üzere aldatıcı bilgilerin bulunmadığını öne sürdü. Kendisi tarafından hazırlatıldığı öne sürülen temelsiz bilgi notuyla ilgili dinlenen şahitlerin da palavra söylediğini belirten Dursun Özmen, suçlamaları kabul etmeyip beraatini istedi.
Dursun Özmen’in avukatı da belgede Özmen’e atılı kabahatle ilgili somut kanıt olmadığını belirtip beraatine karar verilmesini talep etti.
Duruşma sonunda hâkim, Dursun Özmen’i ‘görevi berbata kullanma’ cürmünden 2 yıl mahpus cezasına çarptırdı. Cezada indirim yapmayan hakim, kararın açıklanmasını da geri bırakmayıp cezayı ertelemedi. Bu ceza; 12 yıldır devam eden Yazıcıoğlu davalarında verilen birinci mahpus cezası oldu.
Cumhuriyet
