CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Halk TV Genel Yayın Direktörü Suat Toktaş’ın sorularını yanıtlıyor.başörtüsü yanıtlıyor.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları:
CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Erdoğan da yılın birinci günü vatandaşlarına sıcak sevgi dolu bir bildiri verebilirdi. Fakat bir TV programındaki bir tartışmadan yola çıkarak CHP’yi tekrar başörtüsü üzerinden suçlaması akıl alacak şey değil. Yeni bir yıla girmişiz, bari sevgiden, hürmetten kelam et. Pandemi var, ekonomik düşünceler var… Lakin onun üzerinden fırsat bilip CHP’yi suçluyor.
“ERDOĞAN’IN BÜTÜN HAYATI CHP VE KEMAL KILIÇDAROĞLU”
Ancak nedeni şu aslında Erdoğan gündem yaratmıyor. Erdoğan’ın bütün hayatı CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu. Nasıl ben Kemal Kılıçdaroğlu’nu güç duruma sokarım? Sokamazsın kardeşim. Ben yeri geldiğinde CHP’yi de eleştiren birisiyim, beşerler yanılgı yapabilirler, kurumların da eksiği yanlışı olabilir.
“BU TARTIŞMA ARTIK TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİNDEN ÇIKMALI”
Bizim konuşmalarımızı havuz medyası diye tanımladığımız medya vermiyor, vermediği için de Erdoğan da onları izlediği için benim hiç konuşmadığımı sanıyor. Halbuki ben konuştum, niyetimi söyledim. Konuşmadı diyor, konuştum. Bu tartışma artık Türkiye’nin gündeminden çıkmalı. Bayanlar istek ettikleri üzere giyinirler, bizim misyonumuz siyasetçi olarak herkese hürmet duymak. Biz kimsenin kimliği ile ömür biçimi ile uğraşmıyoruz.
“ERDOĞAN YALNIZCA ADALET YÜRÜYÜŞÜ’NE BAKSA GÖRECEKTİ”
Çıkıp özür dilemesi lazım bütün bayanlardan. Hiçbir bayan vitrin süsü, konusu değildir, olamaz. O kadar çok kişi var ki, Erdoğan yalnızca Adalet Yürüyüşü’ne baksa görecekti. Gerçekgündem.com’da yer alan habere nazaran Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: Vaizelerle toplantı da yaptım 2-3 sene evvel. Vakit zaman yapıyorum. Bizim bu toplantılar genelde 2-2,5 saat süren toplantılar ve genelde 25 şahıstan fazla olmaz. Benim de öğreneceğim çok şey var. Önyargılardan arınmamız lazım.
Benim için bu husus kapanmış bir husustur, boşuna tartışıyoruz. Ben senin giyimine, inancına hürmet duyuyorum. Dostlarımızla bir arada iktidara geleceğiz, bizim kimsenin hayat stiliyle uğraşacak vaktimiz yok uğraşmayacağız da.
“MİLYARLARCA DOLAR LONDRA’DAKİ BİR TEFECİYE GİDİYOR”
Erdoğan’ın bir hedefi var aslında. O gayesi ben biliyorum. Devletin zenginleşmesi, insanların işsiz olmaması bunlarla Erdoğan’ın bir ilgisi yok. Erdoğan bu işleri bırakmış vaziyette. Erdoğan tümüyle sarayında oturuyor, kendi hayal dünyasında yarattığı bir Türkiye var, saraya baktığı vakit herkesin 4-5 maaşı var. Erdoğan sarayın dışına çıkabilir mi? Geçen fırından ekmek alıyor, kaç araçla gidiyor kaç polisle gidiyor oraya? 3 bin polisle.
(Yeni bir adalet yürüyüşüne gereksinim var mı?) Yok hayır. Bugünkü tablo geçtiğimiz tablodan biraz daha ağır, her geçen gün ağırlaşıyor. Milyarlarca dolar Londra’daki bir tefeciye gidiyor. Bu milletin ağzındaki lokmadan alıyorlar vergiyi.
Cumhuriyet
