İnsanların evvelce bağlantı yaşadıkları insanları hayallerinde görme nedeninin ekseriyetle eski sevgiliye duyulan hasretten kaynaklandığı düşünülür.
Lakin uzmanlar bunun nedeninin hasret hissiyle değil, beynin düş sırasındaki birtakım fonksiyonlarıyla ilgili olduğunu düşünüyor.
ABD’den uyku tıbbı ve göğüs hastalıkları uzmanı Jennifer Butler, 1985’te yayımlanan bir araştırmaya atıfta bulunarak hayallerin beyinde anıları hatırlamayı sağlayacak ilişkilerin oluşmasını ve bilgilerin düzenlenmesini sağladığını söyledi.
Butler “Uyku beyin için sorun çözme, karar verme ve önceliklendirme fırsatı yaratıyor” dedi.
İngiltere’den uyku terapisti Christabel Majendie de bu teoriye katıldığını belirterek “uykunun gündüz değersiz olaylardan toplanan manalı bilgileri düzenleme” fonksiyonu olduğunun düşünüldüğünü belirtti.
“Uyku esnasında beynimiz hayli aktif” diyen Majendie, “Beyin taramalarında uykudayken beynin güya uyanıkmışız üzere faal olduğu görülüyor” sözlerini kullandı.
Independent Türkçe’nin aktardığına nazaran, beynin his ve görsel dataları işleyen kısımları bayağı faal. Bu da düşlerin neden duygusal manada bu kadar yüklü ve güya gerçekmiş üzere hissettirdiğini açıklıyor.
Uyku uzmanı Theresa Cheung ise keyifli ilişkilerdekilerin bile aşk hayatlarıyla ilgili kabuslar görebileceğini belirtti.
Bunların çok olağan olduğunu söyleyen Cheung, bu düşlerin birtakım durumlarda kişinin içinde bulunduğu durumdan rahatsızlıklarının bilinçaltındaki yansımaları olduğunu tabir etti.
“Bu düşler eski sevgilinizi özlediğiniz manasına gelmiyor” diyen Cheung, “fakat eski sevgilinizin kimi özelliklerinin hayatınızda ya da mevcut ilginizde eksik kaldığının göstergesi olabilir” diye konuştu.
Cumhuriyet
